gelistiriciGunlukleri

Ön bellek modüllerini ekstra bir katman olarak Ryzen işlemcilerin üzerine ekleyen AMD önemli bir performans kazanımı sağlarken şimdi de yapay zekâ hızlandırıcılar ile benzer bir çalışma içerisine girdi. 3D yapay zekâ hızlandırıcı İki yıl önce başvurusu yapılan ve şimdilerde yayınlanan bir patent, AMD’nin işlem birimine entegre edilmiş bir yapay zekâ hızlandırıcı üzerinde çalıştığını gösteriyor. Intel de Cascade Lake mimarisinden bu yana bu hızlandırıcıları işlemcilerine entegre ediyordu. Hızlandırıcıların işlem birimine entegre edilmesi belleğe ve diğer girdi-çıktı birimlerine doğrudan erişim imkânı sağladığı için hem gecikme tarafında hem de çıktı tarafında daha iyi sonuçlar elde edilebiliyor. AMD patentte işlem biriminin türünü belirtmemiş. Yani işlemciye veya grafik birimine entegre edilebilir. Firmanın 3D V-Cache bellek yapısına benzer bir katman entegrasyonu kullandığı dile getiriliyor. Diğer taraftan 3D V-Cache ile uyumlu olacak mı merak konusu. Muhtemelen ilk etapta sunucu tarafında ilk örneklerini görebiliriz.

En popüler NFT pazaryerlerinden biri olan OpenSea, kredi kartı ile NFT ödemesi almaya başlıyor. Kullanıcılar, MoonPay aracılığıyla doğrudan kart ödemesi yapabilecek. Böylece NFT satın alma süreci kolaylaşacak. MoonPay’den bir sözcü The Block’a yaptığı açıklamada koleksiyonerlerin diğer yöntemlerin yanı sıra doğrudan Visa, MasterCard, American Express, Apple Pay, Google Pay aracılığıyla ödeme yapabileceklerini belirtti. Böylece kullanıcılar, NFT satın almak için ellerindeki parayı kripto para birimlerine dönüştürmek zorunda kalmayacak. Bu hamle, kripto pazarına hakim olmayan kullanıcıların da NFT alımını destekleyecek. MoonPay, özelliğin kullanıcı gruplarına aşamalı olarak sunulacağını belirtti. Diğer yandan OpenSea kullanıcılarının yine de kendi cüzdanlarında NFT tutmaları gerekecek. Bu arada MoonPay, ilk olarak Ocak ayında kredi kartı ile NFT alıp satma hizmetini başlatmıştı. NFT’lerin çok daha geniş kitlelere ulaşması için kredi kartı ile ödeme seçeneğinin oldukça önemli olduğu düşünülüyor. Hatırlayacağınız gibi Meta CEO’su Mark Zuckerberg de Instagram’ın önümüzdeki birkaç ay içinde NFT’leri platforma entegre edeceğini açıklamıştı.

Blogger eklentileri, Google Blogger bloglarını daha kullanışlı ve daha zengin kılabilir. İhtiyaçlarımız doğrultusunda blogumuzu ziyaret eden kullanıcılara diledikleri bilgilere erişimi kolaylaştırmak adına Blogger eklentileri çok önemlidir. Örneğin ziyaretçilerimiz en son yapılan yorumları takip etmek isteyebilir ya da blogumuzda en çok hangi içeriğe yorum yapıldığını, en çok hangi yazının okunduğunu öğrenmek isteyebilir. İşte bu tür kolaylıklar sağlamak adına Blogger eklentileri (blogger widget) oldukça etkilidir. Blogger sistemi biz kullanıcılarına hazır olarak kullanabilmemiz için bazı eklentiler sunar. Bu eklentilerin dışında özel olarak ekleyebileceklerimiz de vardır. JavaScript, jQuery gibi dillerde hazırlanan eklentiler, CSS kodları ile zengin görünüme sahip eklentiler bizler için daha cazip olabilir. Google Blogger'ın bizlere sunduğu eklentiler dışında daha profesyonel, daha zengin görünüme sahip en iyi Blogger eklentilerine bu sayfadan ulaşabilirsiniz. Daha önce farklı kaynaklarda paylaşılan Blogger eklentilerin dışında hiçbir yerde olmayan eklentilere de bu sayfadan ulaşabilirsiniz. En iyi Blogger eklentileri Blog Tecrübem'de yer alan Blogger eklentilerinin yanı sıra farklı kaynaklarda paylaşılmış olan kullanışlı eklentilere de bu listede yer verilmektedir. Blog istatistikleri eklentisi 1. Blog istatistikleri eklentisi: Blogunuzun aldığı görüntülenme sayısını, paylaşılan toplam içerik sayısını, yapılan toplam yorum sayısını ziyaretçilerinizle paylaşmanızı sağlayacaktır bu eklenti. E-posta ile takip et eklentisi 2. E-posta abonelik eklentisi: Bu eklenti sayesinde ziyaretçileriniz FeedBurner aboneliği gerçekleştirebilirler. Blogger'ın hazır olarak kullanıma sunduğu E-posta ile Takip Et eklentisinden daha şık görünüme sahip olan bu eklenti aynı zamanda sosyal medya sayfalarınız için butonlar da içermekte. Blogger ikonlu sidebar menüsü 3. İkonlu sidebar menüsü: Blogger takip etme butonu, toplam yazı sayısı, toplam yorum sayısı, hakkımda, iletişim ve site haritası gibi butonları barındıran bir sidebar menü eklentisi. Kurulumu oldukça kolay olan bu eklentiyi dilediğiniz gibi düzenleyebilirsiniz. Blogger açılır menü eklentisi 4. Açılır menü eklentisi: Bu eklenti sayesinde blogumuzdaki içerikleri kategorilere ayırıp kullanıcıların sayfada kolayca gezinmesini sağlayabiliyoruz. Ayrıca açılır menü olma özelliği sayesinde daha tercih edilebilir bir menü alanı da sunuyor. En çok yorum yapanlar eklentisi 5. En çok yorum yapanlar eklentisi: Blogunuzda en çok kimin yorum yaparak size destekte bulunduğunu öğrenmek isterseniz, bu eklentiyi kullanabilirsiniz. Bu eklenti sayesinde en çok yorum yapanların listesine kolayca ulaşabilirsiniz.

Statcounter isimli araştırma şirketi mobil cihazlar ve bilgisayarlar için hangi tarayıcıların en popüler olduğunu gösteren bazı istatistikler yayınladı. Yapılan araştırma kullanıcıların büyük çoğunluğunun Google Chrome tarayıcısını tercih ettiğini ortaya koydu. Google'ın tarayıcısı global masaüstü pazarının %69.89'luk kısmını elinde bulunduruyor. Chrome'u %9.53 ile Mozilla Firefox takip ediyor. Üçüncü sırada %6.96'lık kullanım oranıyla Apple'ın Safari tarayıcısı var. İlk beşte %4.77 ve %4.52 paya sahip Microsoft Internet Explorer ve Edge tarayıcıları da bulunuyor. Bilgisayarlar için en popüler tarayıcılar listesinin altıncı sırasında ise Opera'yı görüyoruz. Pazardan sadece %2.49 gibi son derece düşük bir pay koparabilen tarayıcı henüz istenilen popülariteye ulaşmış değil. Mobil tarayıcı istatistikleri Mobil cihazlarda yine Google Chrome %60.26 payla en çok kullanılan internet tarayıcısı konumunda. Safari %20.9 pazar payı ile ikinci sırada yer alıyor. Samsung'un tarayıcısı %6.83'lük kullanım oranı ile üçüncü sırada. Dördüncü ve beşincilikte sırasıyla %6.07 ve %2.83 paya sahip UC Browser ve Opera var. Android'in kendi stok tarayıcısı ise kullanıcıların sadece %0.94'lük bir kısmı tarafından tercih ediliyor.

Apple’ın son yazılım güncellemeleri fırtınası içerisinde iOS, iPadOS ve macOS için Safari’ye kritik bir destek geldi. İnternet üzerindeki kişisel verilerin korunmasına yönelik önemli bir adım olan üçüncü parti çerezlerin engellenmesi, artık tarayıcıda varsayılan olarak açık. Şimdiye kadar sadece Tor Browser üzerinde olan bu özellik, ilk defa yaygın kullanımlı bir tarayıcıda göründü. Agresif reklamcılar ve saldırganları engellemek, işleriniz zorlaştırmak için alınan güzel önlemlerden birisi olan üçüncü parti çerezlerin engellenmesi, web sitelerinin kullanıcıların parmak izini çıkartıp diğer platformlarda kullanmasının önüne geçecek. Güncellenen Safari ayrıca sitelerin scriptleri için depolama süresini de bir haftayla limitlendiriyor. Safari ek olarak artık izleme önleyiciden aktarmalarını geciktirerek kurtulmaya çalışan sitelere yönelik önlemler de içeriyor. Apple, bu hamlede tek başına olmayacak. Google tarafından açıklanana göre Chrome da 2022 yılında tam olarak bu hâle gelecek. WebKit (Safari web motoru) ekibinin açıklamasına göre ise Apple çalışanları, World Wide Web Consortium içerisinde diğer tarayıcı geliştiricilerine destek sağlayacak.

Yakın tarihli bir Forbes siber güvenlik makalesinde, araştırmacılar Xiaomi'nin kendi akıllı telefon tarayıcı uygulaması üzerinden, endişe verici miktarda bilgi topladığını kanıtladığını iddia etmişti. Bu sadece toplu kullanım analizlerini değil, aynı zamanda kişisel olarak tanımlanabilir bilgileri de içeriyordu. Xiaomi, iddiaları açıkça reddederek bu bilgileri toplamadığına dair açıklama yaptı. Forbes'daki araştırmacılar, Xiaomi'nin varsayılan tarayıcısı Mi Browser'ın, arama motoru sorguları ve tarayıcının haber akışında görüntülenen öğeler dahil olmak üzere kullanıcının ziyaret ettiği web siteleri gibi bilgileri topladığını iddia ediyorlardı. Daha da önemlisi, araştırmacılar tarayıcının bu bilgileri gizli moda ayarlandığında bile topladığını belirtiyordu. Araştırmacılara göre kolayca kırılabilen Base64 şifreleme yöntemiyle korumaya alınan bu bilgiler, Singapur ve Rusya'daki uzak sunuculara gönderiliyordu. Forbes, Xiaomi tarafından geliştirilen diğer tarayıcıların da (Mi Browser Pro ve Mint Browser) aynı veri toplama davranışını sergilediğini iddia ediyor. Xiaomi ise bu iddiaları bir blog yazısında yanıtladı ve Forbes tarafından yapılan iddiaları açıkça reddederek, kullanıcı gizliliğinin Xiaomi açısından en önemli unsur olduğunu belirtti. Xiaomi hangi verileri topladığını açıkladı Xiaomi'nin verileri nasıl topladığına dair yaptığı açıklama ise şu şekilde: "Xiaomi iki tür veri toplar: Toplu kullanım istatistikleri verileri ve kullanıcı tarama verileri senkronizasyonu. Toplu kullanım istatistikleri, hemen hemen her ana tarayıcı tarafından toplanan sistem bilgileri, tercihler, kullanıcı arayüzü özellik kullanımı, yanıt verme vb. Gibi verileri içerir. İkinci tür, bir kullanıcı oturum açtığında ve veri senkronizasyonu işlevi açıldığında senkronize edilen göz atma veri geçmişi gibi bilgileri içerir." Şirket ayrıca tarayıcının, gizli moda ayarlandığında tarayıcı geçmişi bilgilerini topladığını da reddetti ve tarayıcı yazılım kodlarını kanıt olarak gösterdi. Bununla birlikte, Forbes'daki araştırmacılar hala tarayıcının belirli cihazı ve Android sürümünü tanımlamak için benzersiz numaralar da dahil olmak üzere telefon hakkında veri topladığına inanıyorlar.

Popüler web tarayıcısı Opera, son dönemlerde kripto para sektörü ile yakından ilgileniyor. Daha önce kripto tarayıcısını Windows, Mac ve Android kullanıcıları için piyasaya sürülen Crypto Browser şimdi de iOS içinçıktı ve App Store'dan indirilebileceğini duyurdu. Opera’nın Kripto Tarayıcısına Artık iOS Kullanıcıları da Erişebilecek Opera’nın Crypto Browser‘ı kullanıcıların itibari para birimiyle kripto para satın almalarına ve uzantı yüklemeye gerek kalmadan desteklenen herhangi bir token ile işlem yapmalarına olanak tanıyor. Ek olarak tarayıcı, kullanıcılara Web3 tabanlı NFT’lere ve Polygon ekosistemine dayalı 7.000 hizmet de dahil olmak üzere merkeziyetsiz uygulamalara da erişim sağlayacak. Opera’da Mobil Başkan Yardımcısı Jorgen Arnesen konu ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Web3’e olan ilgi artmaya devam ediyor. Opera Crypto Browser Project, ana akım kullanıcıları genellikle şaşırtan Web3 kullanıcı deneyimini basitleştirmek için oluşturuldu.” Opera, kripto tarayıcısının iPhone ve iPad cihazlarının performanslarını etkileyebilecek kripto korsanlığını engelleyen bir koruma sürümü ile birlikte geldiğini de açıkladı.

Her geçen gün tüm altyapısını Go’ya geçiren yeni bir firma duyuyoruz. Bunun sebebi de tahmin edersiniz ki Go’nun sunmuş olduğu kolaylıklar. İşte bunlardan birisi de JSON Data Streaming. Bu özellik hangi problemi çözüyor derseniz başlıkta da belirttiğim gibi büyük boyutlu JSON dosyalarınızı dertsiz tasasız okumaya yarıyor. Problem Tanımı Go ile normal bir şekilde JSON dosyası okumak gerçekten kolaydır. Elinizde bir JSON verisi bulunur. Buna karşılık gelen struct’ı (model) oluşturursunuz. Ardından Go’nun kendi json kütüphanesini json.Unmarshal() diyerek çalıştırırsınız. Böylece tüm json verisi memory’ye alınır ve uygulamanızda kullanılmaya hazırdır. Peki uygulama içerisinde memory’de kullanıma hazır hale gelen JSON verisinin 4KB değil de 4GB olduğunu düşünelim! Bilgisayarın RAM miktarına falan girip konuyu uzatmaya gerek yok, böyle bir durumda uygulamanız eninde sonunda tabiri caizse patlayacaktır. Çünkü standart json.Unmarshal() fonksiyonu JSON verisini bir bütün halinde okur ancak büyük boyutlu dosyaları doğru şekilde okumanın yolu, JSON Data Streaming ile onu obje obje okumaktır. Örnek JSON Konuyu anlatabilmek için bize güzel bir JSON verisi lazım. Bunun için Star Wars filmindeki oyunculardan oluşan bir API’den faydalanalım. The Star Wars API (https://swapi.co/) sitesinin sunduğu şu uca (https://swapi.co/api/people/) tıklayarak JSON verimizi görebilirsiniz. Tabi buradaki JSON verisi olduğu gibi kullanmadım çünkü sayfalama için Count, Next, Previous gibi şuan için ihtiyacımız olmayan özellikler vardı. Onun yerine çıktıyı, 87 isimin tamamından oluşan, dizi (array) şeklinde tek bir JSON haline getirdim. Bir kişi için genel yapı aşağıdaki gibidir. Tamamına yazının sonunda bağlantısı bulunan, bu yazı için hazırladığım örnek proje dosyalarından ulaşabilirsiniz. [ { "name": "Luke Skywalker", "height": "172", "mass": "77", "hair_color": "blond", "skin_color": "fair", "eye_color": "blue", "birth_year": "19BBY", "gender": "male", "homeworld": "https://swapi.co/api/planets/1/", "films": [ "https://swapi.co/api/films/2/", "https://swapi.co/api/films/6/", "https://swapi.co/api/films/3/", "https://swapi.co/api/films/1/", "https://swapi.co/api/films/7/" ], "species": [ "https://swapi.co/api/species/1/" ], "vehicles": [ "https://swapi.co/api/vehicles/14/", "https://swapi.co/api/vehicles/30/" ], "starships": [ "https://swapi.co/api/starships/12/", "https://swapi.co/api/starships/22/" ], "created": "2014-12-09T13:50:51.644000Z", "edited": "2014-12-20T21:17:56.891000Z", "url": "https://swapi.co/api/people/1/" }, ... } JSON’a Uygun Go Struct Yukarıdaki yapıya uygun Go Struct’ını elle yazabiliriz ancak onun yerine JSON to Go sitesinden direk karşılığını görebiliriz. Buna göre struct’ımız şu şekildedir. type People struct { Name string `json:"name"` Height string `json:"height"` Mass string `json:"mass"` HairColor string `json:"hair_color"` SkinColor string `json:"skin_color"` EyeColor string `json:"eye_color"` BirthYear string `json:"birth_year"` Gender string `json:"gender"` Homeworld string `json:"homeworld"` Films []string `json:"films"` Species []string `json:"species"` Vehicles []string `json:"vehicles"` Starships []string `json:"starships"` Created time.Time `json:"created"` Edited time.Time `json:"edited"` URL string `json:"url"` } Normal Method ile JSON Okuma JSON ve Struct’ımızı oluşturduktan sonra artık gerekli Go kodumuzu yazabiliriz. Aşağıdaki kod ile people.json dosyasındaki JSON verisini okuyup, kişilerin istediğimiz özelliğini ekrana yazdırabiliriz. package main import ( "encoding/json" "fmt" "io/ioutil" "os" "time" ) var err error type People struct { Name string `json:"name"` Height string `json:"height"` Mass string `json:"mass"` HairColor string `json:"hair_color"` SkinColor string `json:"skin_color"` EyeColor string `json:"eye_color"` BirthYear string `json:"birth_year"` Gender string `json:"gender"` Homeworld string `json:"homeworld"` Films []string `json:"films"` Species []string `json:"species"` Vehicles []string `json:"vehicles"` Starships []string `json:"starships"` Created time.Time `json:"created"` Edited time.Time `json:"edited"` URL string `json:"url"` } func main() { // JSON dosyasını açalım. jsonDosya, err := os.Open("people.json") if err != nil { fmt.Println(err) } defer jsonDosya.Close() // Dosya içeriğini okuyalım. icerik, err := ioutil.ReadAll(jsonDosya) if err != nil { fmt.Println(err) } // Dosyadaki veriyi ayrıştırıp değişkenimize aktaralım. var people []People json.Unmarshal(icerik, &people) // JSON verisindeki isimleri ekrana yazdıralım. for _, person := range people { fmt.Println(person.Name) } } JSON Data Streaming Methodu ile Okuma Büyük boyutlu dosyaları okumada temel olarak 2 fark bulunmaktadır. 1. json.Unmarshall() yerine, json.NewDecoder() kullanılır. 2. JSON’ı okuyup atayacağımız değişken dizi (array) değil, obje obje okuyacağımız için tekil struct olur. Aynı JSON verisini obje obje okuyarak, her obje üzerinde işlem yapmak için aşağıdaki Go kodunu kullanabiliriz. package main import ( "encoding/json" "fmt" "io/ioutil" "log" "os" "time" ) var err error type People struct { Name string `json:"name"` Height string `json:"height"` Mass string `json:"mass"` HairColor string `json:"hair_color"` SkinColor string `json:"skin_color"` EyeColor string `json:"eye_color"` BirthYear string `json:"birth_year"` Gender string `json:"gender"` Homeworld string `json:"homeworld"` Films []string `json:"films"` Species []string `json:"species"` Vehicles []string `json:"vehicles"` Starships []string `json:"starships"` Created time.Time `json:"created"` Edited time.Time `json:"edited"` URL string `json:"url"` } func main() { // JSON dosyasını açalım. jsonDosya, err := os.Open("people.json") if err != nil { fmt.Println(err) } defer jsonDosya.Close() dec := json.NewDecoder(jsonDosya) // Başlangıç verisini ([) okuyalım _, err = dec.Token() if err != nil { log.Println(err) } var person People // Bu döngü okunacak bir sonraki obje var ise devam eder. for dec.More() { err = dec.Decode(&person) if err != nil { log.Println(err) } fmt.Println(person.Name) } // Kapanış verisini (]) okuyalım _, err = dec.Token() if err != nil { log.Println(err) } }

Merhaba arkadaşlar, bugün react native ile bir login uygulaması serisine başlıyoruz. Tıpkı İonic ile bir zamanlar yaptığım gibi. İonic için yaptığım seriye de ulaşabilirsiniz. İş listemiz şöyle: · React native'i ile LoginApp adında proje oluşturalım · Projede bulunan klasör yapısında bahsedelim · İleride kullanacağımız yapıyı oluşturalım Öncelikle uygulamamı masaüstüne oluşturuyorum. $ cd Desktop/ $ react-native init LoginApp $ cd LoginApp/ Uygulamayı bundan sonra hangi platformda işlem yapacaksanız ona göre derleyebilirsiniz. react-native run-android react-native run-ios ios için macintosh cihazınızın olması gerektiğini unutmayın! Uygulama açıldığında Welcome to React Native! ile sizi karşılıyor. şimdi dosya yapısına bakalım ├── __tests__ : testlerinizi yapabileceğiniz klasör ├── android : android projesinin derlendiği klasör ├── ios : ios projesinin derlendiği klasör ├── node_modules : projenizde kullandığınız tüm modüller ├── index.android.js : uygulamanız eğer android ise buradan başlatılır ├── index.ios.js : uygulamanız eğer ios ise buradan başlatılır ├── package.json : projenizde eklediğiniz bir modülü kaydettiğiniz yer Bir önceki makalemde dediğim gibi ionic'e göre belirli bir design pattern'i yok. O yüzden bu seride bir mimari kullanmıyacağım sıfırdan anlatım yapacağım. Kendi sayfa yapımızı kendimiz oluşturmamız gerekiyor. Ben şuan ios ile çalışacağım o yüzden index.ios.js ile başlıyorum (Not: android ile bir farkı yok sadece başlama noktası burası. İmport ve diğer işlemler aynı zaten böyle olmasaydı hibrit olmazdı :D). index.ios.js /** * Sample React Native App * https://github.com/facebook/react-native * @flow */ import React, { Component } from 'react'; import { AppRegistry, StyleSheet, Text, View } from 'react-native'; export default class LoginReact extends Component { render() { return ( <View style={styles.container}> <Text style={styles.welcome}> Welcome to React Native! </Text> <Text style={styles.instructions}> To get started, edit index.android.js </Text> <Text style={styles.instructions}> Double tap R on your keyboard to reload,{'\n'} Shake or press menu button for dev menu </Text> </View> ); } } const styles = StyleSheet.create({ container: { flex: 1, justifyContent: 'center', alignItems: 'center', backgroundColor: '#F5FCFF', }, welcome: { fontSize: 20, textAlign: 'center', margin: 10, }, instructions: { textAlign: 'center', color: '#333333', marginBottom: 5, }, }); AppRegistry.registerComponent('LoginReact', () => LoginReact); Projenin saf hali bu. Şimdi ise kendi klasör yapımızı oluşturalım: LoginApp src assets common pages start-page start-page.js main-page main-page.js login-page login-page.js providers common : kullanacağımız çeşitli fonksiyonları tutacağımız yer pages : sayfalarımızı burada barındırıyoruz providers: Web service isteklerini ekleyeceğiniz yer olabilir Not: bu derste react-native kurulumundan bahsetmedim ben zaten bunları yapmışsınız olarak kabul ediyorum. Bugünkü konu bu kadardı diğer konuda görüşmek üzere. İyi çalışmalar 🙂 sorunuz olursa çekinmeyin sorun.