Members bilgiadresi34 Posted May 30, 2022 Members #1 Share Posted May 30, 2022 Evet, bugün dünyanın en ünlü otomotiv şirketlerinden olan Opel, işe dikiş makineleri üretmekle başladı. Dikiş makinelerinin kalitesi ve müşteri memnuniyetinin başarısı sonunda hızla büyüme gösteren Opel, kısa sürede üretim yeri olan inek ahırını Rüsselsheim’da daha özel bir mekâna taşıdı. Dikiş Makinesi Tuttu, Şimdi Sıra Bisiklette Dikiş makinesi üretimiyle başlayan Opel’in tarihçesi, Adam Opel’in 1886’da “penny-farthing” olarak da bilinen, yüksek tekerlekli bisikletleri piyasaya sürmesiyle daha da ilginçleşiyor. Hatta Adam Bey’in iki oğlunun yüksek tekerlekli bisiklet yarışlarına katılmasıyla ve bu bisikletlerin ne kadar da verimli bir ulaşım imkânı sağladığını göstermesiyle Opel, omuz omuza vermiş bir aile şirketinin nasıl olması gerektiğini tüm dünyaya gösterdi. İlk Arabaların Ömrü Çok Uzun Sürmedi Hikâyenin bu kısmı biraz acıklı. Adam Opel 1895’te hayata veda eder, Opel’in iki oğlu araba tasarımcısı Friedrich Lutzmann ile ortaklık yapar ve 1899’da ilk arabalarını üretirler. Opel-Lutzmann olarak piyasaya sürülen bu otomobiller ilk arazi araçlarının üretiminin temellerini oluştursa da pek başarılı olmaz, iki sene sonra ortaklık sona erer. Motivasyonu Düşürmek Yok, “Yola” Devam Adam Opel’in zorluklar karşısında pes etmeyen, girişimci ruhlu ve mangal yürekli iki oğlu, Opel araba üretme konusunda ısrarcı olmaya devam eder. 1901'de Fransa’nın Automobiles Darracq S.A.’sı ile bir lisans anlaşması imzalar ve “Darracq Opel” isimli otomobiller tasarlanır. 2 silindir gücünde motora sahip, Darracq şasesi üzerine monte edilmiş Opel gövdelerden oluşan bu araçlar, ilk olarak 1906’da Hamburg Motor Fuarı’nda sergilenir ve 1906’da üretimlerine başlanır. Bu arada Opel, 1901 yılında motor sporlarındaki ilk zaferini elde eder, 1907’de ise Opel test sürücüsü ve şirket yarış arabası sürücüsü Carl Jörns, Taunus bölgesinde düzenlenen Kaiser Ödüllü Yarışı’nı kazanır ve Opel de en iyi Alman otomobili olarak Kaiser Ödülü’nü alır. O Bir Efsane “Doktorun Arabası” 1909’da “Doktorun Arabası” olarak da bilinen "Doktorwagen" piyasaya sürülür. Uygun fiyatlı kompakt bir araba olan "Doktorwagen"ın güvenilirliği ve sağlamlığı fizikçiler tarafından takdir edilmiş, araç Opel tarihindeki önemli yerini almıştır. Başarıya ulaşan şirket 1911 yılında tatsız bir olay yaşar. Opel fabrikası, çıkan bir yangınla yok olur. Fakat bu talihsiz (gibi görünen) olay sonunda Opel, yepyeni makinelerle donatılmış modern bir fabrika kurar, dikiş makinesi üretimini tamamen durdurur. Takvim 1913’ü gösterdiğinde Opel, Almanya’nın en büyük araba üreticisi konumuna gelmiştir. Şimdi Biraz Hızlanalım General Motors 1929’da şirketin %80’ini, 1931’de ise %100’ünü satın alır. Daha sonra ’Blitz’’ışıklı kamyonların üretimi için kurulan ikinci fabrika, satılık Opel otomobillerinin çeşitlerinin artması, sadece arabalarıyla değil sektörde yaptığı ilkler (Örneğin müşteri hizmetleri eğitimi için okul kuran ilk otomobil üreticisi Opel’dir.) gibi gelişmelerle Opel, ikinci el ya da sıfır olsun, tüm dünyada en çok tercih edilen otomobilleri üreten dev marka olarak adını tarihe yazdırır. Şöyle bir bilgi ile yazıyı bitirelim: Opel’in logosundaki tekerlek güveni, şimşek ise hızı simgeliyor. Quote bilginin adresindeyim Link to comment Share on other sites More sharing options...