NFTzapata

Microsoft Office uygulamasının mobil sürümü, bir yıldan fazla bir süredir Android ve iOS platformlarında kullanılabiliyor. Buna rağmen yakın zamana kadar "karanlık mod" yalnızca ofis paketinin iOS sürümünde mevcuttu. Popüler özellik artık uygulamanın Android versiyonunda da var. Microsoft, yaptığı açıklamada "Bu özellik kullanıcılarımız arasında talep görüyor. Birçok kişi mobil cihazlarda belge okuma ve üzerinde çalışma konusunda daha rahat bir görsel deneyim sağladığına inandıkları için Karanlık Modu kullanmayı tercih ediyor" ifadelerine yer verdi. Kademeli olarak kullanıma sunuluyor Kullanıcının cihazında sistem genelinde karanlık mod etkinleştirilmişse, karanlık mod otomatik olarak devreye girecek. Ayrıca özellik uygulamanın ana sekmesinden manuel olarak da etkinleştirilebilecek. Koyu Mod, Office uygulamasının en son sürümünde mevcut. Yeni özellik birkaç hafta içinde kademeli olarak kullanıma sunulacak. Dolayısı ile şu anda Office uygulamasının Android sürümünü kullananlarda görünmeyebilir. Office'in en güncel sürümünü Google Play uygulama mağazası üzerinden cihazınıza indirebilirsiniz.

2017 yılından bu zamana kadar Chromebook kullanıcıları Google Play Store üzerinden Office uygulamalarına erişim sağlayabiliyordu. 18 Eylül itibariyle Microsoft, Office uygulamalarını (Word, Excel, PowerPoint, OneNote ve Outlook) web tabanlı sürüme geçirmek istiyor ve uygulama desteği kısa bir süre içerisinde sonlandırılacak. Uygulamayı Chromebook’larına indiren kullanıcılar ise 18 Eylül’den itibaren yeni bir destek veya güncelleme almayacaklar. Web sürümü ile premium özellikler kazanacak Microsoft’un yeni kararı gönderilen bir e-posta ile ortaya çıktı. Bildiride Microsoft ''Chromebook müşterileri için en optimize deneyim sağlamak amacıyla Microsoft uygulamaları (Office ve Outlook) 18 Eylül 2021’de web deneyimlerine (Office.com ve Outlook.com) geçirileceğini'' söylüyor. Chromebook müşterilerininyeni geçiş ile ek ve Premium özelliklere erişeceğini belirten Microsoft, uygulamanın sağladığı içeriklerden daha fazla şablon ve işlevselik sağlayan Microsoft 365 hizmetini temel alacak. Kaldırılan Office uygulamaları ve web sürüme geçiş sadece Chromebook temelinde yaşanacak. Office uygulamalarını bulut tabanlı sisteme kaydırmak isteyen Microsoft’un tabletler ve akıllı telefonlar gibi Android tabanlı cihazları konusunda neler yapacağı tam olarak bilinmiyor.

Microsoft, Office belgelerinden yararlanılarak savunmasız Windows sistemleri ele geçirebilecek yeni bir sıfır-gün açığı konusunda uyarıda bulundu. CVE-2021-40444 (CVSS score: 8.8) olarak söylenen güvenlik açığı, Internet Explorer’da kullanılan tarayıcı motoru MHTML’yi etkiliyor. Office kullanıcıları tehdit altında MHTLM motoru, her ne kadar desteği kesilmiş Internet Explorer’da bulunsa da Word, Excel veya PowerPoint gibi belgeleri web tabanlı işlemek için Office uygulamalarında da bulunmakta. Office belgesi üzerinden kötü amaçlı bir ActiveX denetimi oluşturularak yapılan bu saldırı, kullanıcıların belgeyi açması ile aktif hale geliyor. Yeni açık tüm kullanıcıları ciddi şekilde tehdit ederken, hesap denetimi kısıtlanmış kullanıcıların daha az etkilendiği paylaşıldı. Microsoft, yeni açığın ve yapılan saldırıların Mandiant ve EXPMON güvenlik araştırmacıları tarafından keşfedildiğini söylüyor. Yeni sıfır-gün açığı konusunda araştırmaların sürdüğünü söyleyen şirket, olası saldırıların en aza indirilmesi için kullanıcıların Internet Explorer’da bulunan tüm ActiveX denetimlerini devre dışı bırakmaları tavsiyesinde bulundu.

Microsoft, Temmuz ayında Office uygulamaları için Windows 11 ile benzer görsel tasarıma sahip yeni bir arayüzü test etmeye başlamıştı. Şirketten yapılan yeni bir açıklamayla yeni görsel tasarım Microsoft 365 ve Office 2021 kullanıcılarına sunulmaya başlandı. Kademeli olarak yayınlanacak Gerçekleştirilen tasarım güncellemesi, tamamen farklı bir arayüz yerine Windows'un yeni sürümüyle uyumlu olacak şekilde birkaç düzenlemeyi içeriyor. Güncelleme, Windows için geçerli temanın Office programlarında da uygulanabileceğini ortaya koyuyor ancak kullanıcılar isterlerse bağımsız olarak da uygulama temalarını seçebilecekler. Ayrıca yuvarlatılmış köşeler de yeni tasarım değişikliklerinden birisi. Office uygulamalarından Word, Excel, PowerPoint, OneNote'ta uygulama penceresinin sağ üst köşesinde bir megafon simgesine sahip kullanıcılar yeni tasarımı etkinleştirebilecek. Kullanıcılar, megafon simgeli düğmeye tıkladıklarında Coming Soon başlıklı bir pencere açılacak ve güncel tasarıma erişim buradan sağlanacak ve istenirse yine aynı düğme üzerinden eski tasarıma dönülebilecek. Access, Project, Publisher, Visio ve Outlook da yeni tasarıma sahip olacak ancak diğer dört uygulamadan(Word, Excel, PowerPoint, OneNote) birisinde yeni tasarım etkinleştirildiğinde bu uygulamalarda da otomatik olarak etkinleşecek.

Microsoft, Office uygulamalarında VBA (Visual Basic for Application) makrolarının varsayılan olarak devre dışı bırakılacağını duyurdu. Bu değişiklik, kötü amaçlı yazılımların yayılmasını önlemek için yapılmış ve internet'ten indirilen ve makro içeren Word, Access, Excel, PowerPoint ve Visio uygulamalarına yönelik dosyalar için geçerli olacak. Excel gibi ofis uygulamaları, komut dosyalarını çalıştırabilir ve çeşitli işlemleri otomatikleştirmek ve dış kaynaklardan veri almak için "etkin içerik" kullanabilir. Sorun şu ki, güvenilmeyen kaynaklardan makro çalıştırırken, tam olarak ne indirdiklerini ve ondan sonra hangi eylemlerin gerçekleştirildiğini söylemek imkansızdır. Geçmişte Microsoft, makrolarla ilişkili güvenlik sorununu kabul ederek kullanıcıyı uyaran ve makroyu çalıştırmadan önce ek onay gerektiren bir açılır iletiyi Office'e entegre etmişti. Nisan 2022'de uygulanmaya başlayacak Yazılım devi teknik olarak sadece internetten indirilen makroları engelleyecek. Aynı zamanda, dijital imzaya ve güvenlik sertifikasına sahip güvenilir kaynaklardan gelen makrolar yüklenmeye devam edecekler. Ayrıca, kullanıcı bu dosyayı daha önce açtıysa ve açılır mesajda "İçeriği dahil et" seçeneğini seçtiyse, makro güvenilir olarak kabul edilecek. Microsoft kurumsal müşterileri ise Grup İlkesi özelliğini kullanarak makroları yönetebilecekler. Mevcut verilere göre Nisan 2022'de söz konusu yenilik Office 365'te karşımıza çıkacak. Daha sonrasında da Office LTSC, Office 2021, Office 2019, Office 2016 ve Office 2013'ü etkileyecek.

Windows'taki yerleşik antivirüs çözümü Microsoft Defender, kurumsal müşterilere kötü bir sürpriz yaptı. 16 Mart'ta yayınlanan Microsoft Office güncellemesini fidye yazılımı olarak algılayarak sistem yöneticilerini şoka uğrattı. Microsoft Office program paketi için güncellemeleri yüklemeye çalışırken, antivirüs yazılımının sürece müdahale ederek kullanıcıları fidye yazılımı tehlikesi konusunda uyardığı belirtiliyor. Elbette ki bu bir yanlış pozitifti. Hatalı kod neden oldu Microsoft tarafından yapılan açıklamada "16 Mart sabahından itibaren müşteriler dosya sisteminde fidye yazılımıyla ilgili bir dizi "yanlış pozitif" algılamayla karşılaşmış olabilir. Kısa süre önce dağıtılan bir güncellemenin, hiçbir sorun yokken uyarıların tetiklenmesine neden olan bir kod sorununa yol açtığı tespit edildi" ifadelerine yer verildi. Yazılım devi, kurumsal müşterilerden çok sayıda şikayet aldıktan sonra ilgili problemin şirket mühendisleri tarafından giderildiği belirtti. Yapılan acil müdahalenin ardından Defender'ın artık Office güncellemelerini fidye yazılımı olarak algılamadığı bildirildi.

Microsoft, Office 2013 yazılım paketi desteğinin sona erme tarihini duyurdu. Şirket yetkilileri, ofis programlarına verilen desteğin 11 Nisan 2023 tarihinde sonlandırılacağı konusunda müşterilerine bilgi verdi. Microsoft, bu haftanın başlarında müşterilerine gelecek yıl Microsoft Office 2013 desteğinin sona ereceğini hatırlatarak, güvenlik risklerine maruz kalmamaları için daha yeni bir sürüme geçmelerini tavsiye etti ve açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Beş yıllık Temel Destek ve beş yıllık Genişletilmiş Destekten sonra, Office 2013, 11 Nisan 2023'te uzatılmış desteğin sonuna ulaşacak. Sabit yaşam döngüsü ilkesi uyarınca, bu tarihten sonra Office 2013 için güvenlik güncellemeleri artık mevcut olmayacak. Office 2013 desteği sonlandıktan sonra, Microsoft yeni güvenlik güncellemeleri sağlamayacak ve Office 2013'ün Nisan 2023'ten sonra kullanılmaya devam edilmesi, kuruluşunuzun güvenlik risklerine maruz kalma olasılığını artırabilir veya uyumluluk yükümlülüklerini yerine getirme yeteneğinizi etkileyebilir." Microsoft yeni sürüme geçilmesini tavsiye ediyor Desteğin sona ermesi, uygulamaların çalışmayı durduracağı anlamına gelmiyor. Müşteriler, Nisan 2023'ten sonra Office 2013'ü kullanmaya devam etmekte özgür, ancak destek eksikliğinin güvenlik risklerini artırdığını unutmamaları gerekiyor. Ayrıca Microsoft, belirtilen kullanım ömrü sonu tarihinden sonra artık teknik destek de sağlamayacak ve dolayısıyla müşteriler çeşitli sorunlarla karşılaşabilirler. Office 2013 kullanıcıları, Office uygulamalarını güncel tutmak ve düzenli şekilde özellik güncellemeleri almak için Office 365 aboneliğini seçebilirler. Microsoft ayrıca tek seferlik satın almayı tercih edenler için kalıcı Office 2021 lisansları da satıyor.

AMD, yeni Windows 11 işletim sisteminin Ryzen işlemcili bilgisayarlardaki uygulamaların performansını yavaşlattığını resmen kabul etti. Microsoft bir düzeltme üzerinde çalışıyor. Teknoloji üreticisi, işlemcileri %15'e kadar yavaşlatabilen ve Ryzen işlemcileri etkileyen Windows 11 hatalarıyla ilgili belgeleri zaten yayınlamıştı. Windows 11, Ryzen yaması Ekim sonuna kadar gelecek Etkilenen uygulamaların çoğu %3-5 oranında yavaşlayabiliyor. Ancak oyunlarda sistem yavaşlaması daha fazla hissediliyor ve bu rakam %10-15 bandına çıkıyor. İkinci hata, sistemin işlemcideki en hızlı bireysel CPU çekirdeklerini kullanmasını sağlayan preferred core (öncelikli çekirdek) özelliği ile ilgili. AMD, sorunu çözmek için Microsoft ile birlikte çalışmalarını sürdürüyor ve şirket, Ekim ayı sonuna kadar bir yama yayınlayacağına söz verdi.

Linux platformu geçmiş dönemlerde oyunculuk bakımından zayıf bulunuyordu ancak pek çok platformun katkısıyla bugün Windows oyunlarının önemli bir kısmı akıcı şekilde oynanabiliyor. Bunda Valve’nin katkısı oldukça büyük. Linux oyunculuğu Valve, bilgisayar oyunlarının Linux platformuna sıkıntısız bir geçişi için Proton adındaki katmanı hizmete sundu. Proton katmanı Wine ve dxvk gibi açık kaynak projelerinden destek alarak geliştirilmişti. Steam OS adında Linux tabanlı bir işletim sistemi de geliştiren Valve, platforma önemli bir katkı sağladı. ProtonDB adındaki uyumluluk sitesinin verdiği bilgilere göre Steam üzerinde en çok oynanan 100 oyundan 74’ü Gold veya Platinum statüsünde. Platinum statüsü oyunun anında Linux üzerinde oynanabileceğini ifade ediyor. Gold statüsü ise bazı küçük ayarlamalar gerektiğini belirtiyor. Grand Theft Auto V, Warframe, Final Fantasy XIV Online, Football Manager 2022, Skyrim Special Edition, Age of Empires IV, Path of Exile, Phasmophobia ve VRChat gibi oyunları bu kapsamda yer alıyor. 10 oyun Silver statüsünde ve bazı hatalar mevcut. 4 oyun Bronze seviyesinde ve büyük hatalar barındırıyor. 12 oyun ise Borked yani herhangi bir şekilde çalışmıyor. Bu oyunlar PlayerUnknown's BattleGrounds, Apex Legends, Halo Infinite ve Destiny 2 gibi en çok oynananlar arasında. Borked olmasının en büyük sebebi ise hile koruma yazılımlarının Windows işletim sistemi ile derin entegrasyonu. Counter-Strike: Global Offensive, DOTA 2, Team Fortress 2, ARK: Survival Evolved, Terraria, 7 Days to Die gibi oyunlar yerleşik olarak Linux desteği sunduğu için liste içerisinde yer almıyor. Her ne kadar Steam kullanıcıları arasında Linux kullananların oranı yüzde 1 olsa da Steam Deck konsolunun çıkışı ile birlikte Linux platformuna ilginin artacağı tahmin ediliyor.

Tanıtım tarihi gecikmiş olsa da Intel’in Arc Alchemist ekran kartları her açıdan oyuncuların gönlünü kazanmak için çaba sarf ediyor. Linux tarafında Intel ilk günden itibaren uyumluluk sorunları yaşanmamasını sağlayacak. Mesa dağıtımında Intel Arc desteği Popüler Linux dağıtımlarından Mesa, yayınlanacak olan 22.0 güncellemesinde Intel Arc Alchemist DG2 ekran kartlarına yüzde 20-40 arasında performans kazanımı getiriyor. Güncellemede Intel’in Linux topluluğuna sağladığı iş hattı optimizasyonlarının etkisi büyük. OpenGL ve Vulkan performansını önemli ölçüde arttıran bu optimizasyonlar oyunlarda etkisini net bir şekilde gösteriyor. Unigine Valley ile Intel Arc DG2-448 ekran kartı yüzde 40 performans artışı sağlarken, DOTA 2 ile yüzde 30, Xonotic ile yüzde 14 artış gözlemleniyor. Mesa 22.0 ile 200 yeni kod satırının eklendiği belirtilirken optimizasyonlar piyasadaki mevcut Intel grafik birimlerinin performansını etkilemiyor. Mesa 22.0 güncellemesi yakın bir zaman içerisinde kullanıma sunulacak.

Geniş bir kullanım alanı olan yazılımlarda ortaya çıkan açıklar entegre olduğu diğer sistemleri de riske atıyor. Linux platformunun gözde kontrol panellerinden CWP ya da CW Panel, mevcut bir açık nedeniyle sunucular için risk oluşturuyor. CW Panel açığı nedir? Linux sistem yöneticileri arasında oldukça popüler olan CW Panel ya da CentOS Web Panel, pek çok web hizmetini yönetebilmenizi sağlıyor. Sadece CentOS değil Rocky Linux, Alma Linux ve Oracle üzerinde de destek buluyor. Octagon Networks güvenlik firması yaptığı açıklamada CWP üzerinde kritik bir açık olduğunu duyurdu. Bu açık nedeniyle izin gerekmeden uzaktan kod çalıştırılabiliyor ve sunuculara farkında olmadan tam hakimiyet sağlanabiliyor. Belirli bir PHP dosyası çalışırken ortaya çıkan açık paneli farklı kaynaklardan dosyalar yüklemeye zorluyor. İkinci bir dosya yazma açığı nedeniyle sistemdeki herhangi bir dosya modifiye edilebiliyor. Kaynaklar 30 bin ve 200 bin arasında sunucunun bu nedenle risk altında olduğunu ifade ediyor. CVE-2021-45467 ve CVE-2021-45466 yamaları bu açıkları kapatmak için yayınlandı.

Linux tabanlı yerli işletim sistemi Pardus hakkında bilgilerin paylaşılacağı Gönüllü Pardus Topluluk Portalı açıldı. Kullanıcılar gonullu.pardus.org.tr sitesini ziyaret ederek topluluk portalına ulaşabilir. Gönüllü Pardus Topluluk Portalı nedir? Topluluk portalında Pardus ve Linux dünyası hakkında son gelişmeler, sık karşılaşılan sorunların çözümü, “Nasıl yapılır?” sorularına cevap veren makaleler, yazılım tanıtımları, ipuçları ve kısayollar hakkında blog yazıları paylaşılacak. Portal’da üç kategori bulunuyor: “Haberler”, “Blog” ve “Nasıl?” Siz de gonullu.pardus.org.tr adresindeki “Katkı Sağla” bölümünden “Belgelendirme” kategorisini seçerek Gönüllü Pardus Topluluk Portalı için içerik üretebilirsiniz. İçerik yazabilmek için başvuru yapmanız ve başvurunuzun onaylanması gerekiyor.

Digitimes'ın raporuna göre Apple, yeni bir işletim sistemi üzerinde çalışmalara başladı. İşletim sistemi, Amerikan şirketi tarafından geliştirilmekte olduğu söylenen Apple Car elektrikli otomobilin işlevlerini kontrol edecek şekilde tasarlanacak. Tesla OS ile karşılaştırılıyor Uzmanlara göre yeni işletim sistemi, trafik kontrolünden, temel sistemlere; klimanın çalışmasından Apple Music ile entegre medya sistemine kadar sürücüsüz bir elektrikli otomobilin tüm işlevlerinden de sorumlu olacak. DigiTimes analistleri Apple'ın yeni işletim sistemini, Elon Musk'ın şirketinin arabalarında kullandığı Tesla OS ile karşılaştırıyorlar. Tesla yazılımının Linux Ubuntu'nun uyarlanmış bir versiyonu olduğunu belirtilirken, Apple'ın işletim sisteminin ise sıfırdan geliştireceğine dikkat çekiliyor. Genel olarak, Apple'ın yazılım ve donanım ürünleri için kendi ekosistemini yarattığı göz önüne alındığında, şirketin otomobili için de kendi işletim sistemine sahip olma arzusu beklenen bir durum. Nisan ayı başlarında, Apple'ın ilk arabasını en erken 2025 yılında duyuracağına dair söylentiler ortaya çıkmıştı. Sızıntılara göre Apple Car'ın maliyeti 100.000 doları geçebilir.

NFT sektörünün hızla gelişmesi ile beraber bu alandaki projeler de artış göstermeye başladı. Bu kez profesyonel NBA, resmi Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada NFT koleksiyonunu piyasaya süreceğini duyurdu. NBA NFT Koleksiyonu: The Association NBA, bugün “The Association” adlı 18.000 adetten oluşan Ethereum tabanlı NFT koleksiyonunu piyasaya sürüyor. Söz konusu NFT koleksiyonunun detaylarına bakacak olursak her Association NFT, gerçek bir NBA oyuncusunu temsil ediyor. Play-Off'a katılan 16 farklı NBA takımından her oyuncunun 75'er NFT’si olacak. Oyuncuların performansına göre NFT'leri süslenecek Ayrıca NFT’ler dinamik yapıya sahip. Her oyuncunun gerçek hayattaki performansına bağlı olarak gelişecek. Yani belirli sayıda smaç, blok, üçlük, ribaund veya asist o oyuncunun imajını değiştirecek. NFT arka planları ve kareler de oyuncunun performansına göre değişecek. Son olarak belirtmek gerekirse NBA web sitesi; NFT‘lerin ücretsiz olarak basılabileceğini de açıkladı. Ancak ilgilenen koleksiyonerlerin Ethereum’daki gaz maliyetini ödemek zorunda kalacağını da belirtti.

Vodafone Türkiye, metaverse teknolojisine adım atıyor. Decentraland’de dijital bir mağaza açılacağı duyuruldu. Şirketten yapılan açıklamaya göre Decentraland isimli metaverse evreninde 66,-1 lokasyonunda Metaverse Mağaza açılacak ve bu mağazada müşterilere Vodafone’un ürün ve hizmetlerini sanal ortamda deneyimleme imkanı sunulacak. Metaverse mağazada neler olacak? Vodafone Metaverse Mağaza’da Vodafone’un Red ve FreeZone gibi markalarına ait kampanyalar için özel alanların yanı sıra Çevresel, Sosyal ve Yönetişimsel inisiyatiflerine yönelik alanlar da yer alacak. Vodafone’un FreeZone Gaming çatısı altında oyunseverler için sunduğu içeriklere de Vodafone Metaverse Mağaza’dan ulaşılabilecek. Satışa yönlendirmelerin QR kod veya link ile Vodafone Online Mağaza’ya yapılacağı metaverse mağazada, müşterilere Sanal Gerçeklik ve Artırılmış Gerçeklik deneyimleri de sunulacak. Vodafone’un metaverse’deki mağazasında çeşitli etkinlik ve lansmanlar da düzenlenecek. Metaverse mağaza yakın zamanda açılacak. Açıldıktan sonra https://play.decentraland.org/?island=I1g9nl&position=66%2C-2&realm=unicorn linkinden ulaşılabilecek.

Metaverse kavramının gelişmesi ile beraber bu alandaki çalışmalar da hız kazanmış durumda. Bilindiği üzere Facebook (Meta), bu alandaki çalışmalarına öncelikle isim değişikliğine giderek başladı. Meta, Horizon Worlds isimli metaverse evreninde içerik oluşturucuların sanal öğeler satmasına ve para kazanmasına yardımcı olacak yeni özellikleri test etmeye başladı. Meta, Horizon Worlds'deki içerik oluşturuculara dijital bir ekonomi inşa ediyor. Söz konusu açıklama Horizon Worlds‘ün resmi Twitter hesabı üzerinden şu şekilde yapıldı: Bunun yanında şirket, ABD’deki katılımcılar için geçerli olan bir “Horizon Worlds Creator Bonus programını” da test edecek. Öte yandan şirket, içerik oluşturucuları yeni araçlar veya özellikler benimsemeye teşvik edeceğini de söyledi. Son olarak hatırlatmak gerekirse Mark Zuckerberg, kısa önce Horizon Worlds platformunun 300.000 kullanıcı sayısına ulaştığını açıklamıştı. Bunun yanında Meta, yaratıcıları ilgi çekici dünyalar yaratmak, desteklemek ve ödeme yapmak için 2021 yılının Ekim ayında 10 milyon dolarlık bir Horizon Creators Fund sunmuştu.

Apple’ın mağaza içi satışlarda uyguladığı yüzde 30 pay kesintisini adaletsiz bulduğunu her fırsatta dile getiren Facebook, güç kendisine geçtiğinde daha da fazlasını talep etmekten geri durmuyor. Facebook’tan metaverse darbesi Metaverse dünyasına büyük yatırımlar yaparak çatı firmanın ismini de Meta olarak değiştiren Marc Zuckerberg, bu dünyada geliştiricilerin gelir modeli oluşturmasına izin verecek. Horizon Worlds platformunda NFT satışları ve Meta Quest mağazasında gibi çeşitli yollar sunacak olan Meta firması bununla birlikte absürt bir paylaşım politikası güdüyor. Metaverse dünyasında yapılan satışlarda yüzde 47.5 seviyesine kadar kesintiler yapılacak. Met Quest mağazasında yapılan satışlarda yüzde 30 donanım kesintisi uygulanacak. Horizon Worlds da devreye girince yüzde 17.5 kesinti daha olacak. Meta bu fiyatlandırmanın oldukça rekabetçi olduğunu düşünüyor. Apple ise gelişmelerin ardından cevap verme gereği hissetti. Meta’nın kendi mağaza kesintilerini eleştirirken kendi bünyesinde mutlu bir şekilde kesinti yapabildiğini dile getirdi.

Wall Street devi Goldman Sachs, sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) konusunda bir araştırma raporu yayımladı. Bilindiği üzere metaverse kavramının hızla gelişme kaydetmesi ile beraber birçok şirket bu alandaki çalışmaları ile rekabet içine girmiş durumda. Goldman Sachs da araştırma raporunda, Apple ve Meta‘nın sanal gerçeklik rekabetine liderlik ettiğini belirtti. Goldman Sachs’tan Apple ve Meta Değerlendirmesi Goldman Sachs, yayınladığı araştırma raporunda; sanal gerçeklik (VR) teknolojisi konusundaki ana yarışın Apple ve Meta (Facebook) arasında olduğuna dikkat çekti. Ek olarak rapor; Apple’ın ekosistemini genişletmek için çalışmalar yaptığını Meta’nın ise çekici donanım fiyatlandırması ve çekici deneyimler yoluyla bir kullanıcı tabanı oluşturmak istediğine de vurgu yaptı. Bunların yanında raporda, sanal gerçeklik platformlarının 2023 yılına kadar hızla gelişeceği de belirtildi. Son olarak belirtmek gerekirse Goldman Sachs, Meta Platforms’un bu sonbaharda “Quest Pro” ürününü piyasaya sürmesini ve Apple’ın 2023’ün başlarında kendi metaverse ürününü piyasaya sürmesini bekliyor.

Google‘ın arama trendlerinden en son elde edilen veriler; diğer kripto paralar arasında lider kripto para birimi Bitcoin’e olan azaldığını gösteriyor. Söz konusu verilere göre; Bitcoin ve diğer büyük kripto para birimlerine olan bireysel ilgi düşüyor. Google Trends verilerine göre dünya çapında Bitcoin arama trendi; 17 Nisan-23 Nisan haftası için yüzde 17 oran ile 2020 ortasıseviyelere kadar indi. Aramaların çoğu Nijerya‘dan. Nijerya’yı El Salvador ve Avusturya takip ediyor. KuCoin CEO’su Johnny Lyu; yeni kullanıcılar için Bitcoin’de yatırım eşiğinin yükselmesiyle birlikte kullanıcıların altcoin olarak bilinen birçok yeni kripto para birimlerini daha cazip bulmaya başladığını belirtti. EVODeFi Genel Müdürü Egor Volotkovich de DeFi ve NFT’nin artan bir ilgiye sahip olduğuna vurgu yaptı. Buna karşın kripto borsası Matrix’in Başkanı Vasja Zupan ise konu ile ilgili olarak şunları söyledi: “Google Trendler, kurumsal ve profesyonel ilgiyi yansıtmaz ve mevcut fiyatların bu grupların ilgisini yansıttığına ve pazara saf perakendeden daha fazla girdiğine inanıyorum”

Kripto para ile NFT sektörünün birbirine göz kırptığı son günlerde, birçok şirket kendi NFT’lerini piyasaya sürerken, kripto para projeleri de bu alanda adımlar atmaya devam ediyor. BabyDoge kendi NFT koleksiyonunu piyasaya sürdü. 10.000 Adet Benzersiz NFT BaybyDoge Bildiğiniz üzere kısa bir süre önce popüler NFT koleksiyonu Bored Ape Yacht Club kendi kripto parası olan ApeCoin’i (APE) duyurmuş ve NFT sektöründen hızla kripto para sektöründe de atılmıştı. Bu sefer tam tersi BaybyDoge için geçerli oldu. Yaklaşık olarak 380 milyon dolarlık piyasaya değerine sahip olan BaybyDoge, ilk olarak beyaz listedeki kullanıcılar için özel NFT basımını gerçekleştirdi ve beyaz listeye alınan her kullanıcının maksimum 3 adet BabyDoge NFT basmasına izin verildi. Toplamda 10.000 adet NFT’den oluşan koleksiyon, göz, şapka, kıyafet ve daha fazlasını içeren 200 farklı içeriğin kombinasyonundan oluşuyor. Son olarak koleksiyonun Ethereum Blockchain ağında bir ERC-721 olarak yaratıldığını ve IPFS aracılığıyla saklandığını belirtelim.

Küresel kripto borsası Kraken, BAE ofisi açacağını duyurdu. Kraken adına bilgiyi şirketin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika genel müdürü Curtis Ting konuyla ilgili bilgiyi veren isim oldu. Kraken yetkilisi, şirketin Abu Dabi‘de bir ofis açacağını ve ülkede tam lisans aldıktan sonra faaliyete başlayacağını açıkladı. Önde gelen kripto varlık alım platformlarından biri olan Kraken, Abu Dabi’de kripto varlık platformunu işletmek için lisans aldığını duyurdu. Böylece Kraken, bölgede kripto lisansı alan ilk platform oldu. Kraken’in Orta Doğu ve Afrika genel müdürü Curtis Ting konu ile ilgili şu şekilde açıklama yaptı: “Sonunda bölgedeki yatırımcılar için Bitcoin, Ethereum ve diğer dirhem çiftleri sunan sanal bir varlık platformunu işletmek üzere Abu Dabi Küresel Pazarının kendisinde operasyonlarımızı kurabildiğimiz için inanılmaz heyecanlıyız. Bizim için, bölgedeki yatırımcıların ve tüccarların yerel para birimlerine erişimini sağlayarak küresel piyasalara ve küresel likiditeye erişimi kolaylaştırmak gerçekten önemli” Ayrıca Kraken, BAE lansmanının, giderek daha kazançlı olacak bir bölgede daha geniş bir oyuna işaret ettiğini vurguladı. Son olarak hatırlatmak gerekirse Binance de Dubai’de faaliyet göstermek üzere lisans aldığını duyurmuştu.