Jump to content
×
×
  • Yeni Oluştur...

Weblep.Com'a Hoş Geldiniz !

Weblep.Com'da aradığınız herşeyin çok daha fazlasını bulabilirsiniz , forum slayt reklam alanının da ilerleyen tarihlerde içerikler yer almaya başlauyacaktır.

WebLep Hosting ve Tasarım

Weblep.Com'a Hoş Geldiniz !

Weblep.Com'da aradığınız herşeyin çok daha fazlasını bulabilirsiniz , forum slayt reklam alanının da ilerleyen tarihlerde içerikler yer almaya başlauyacaktır.

WebLep Hosting ve Tasarım

Weblep.Com'a Hoş Geldiniz !

Weblep.Com'da aradığınız herşeyin çok daha fazlasını bulabilirsiniz , forum slayt reklam alanının da ilerleyen tarihlerde içerikler yer almaya başlauyacaktır.

WebLep Hosting ve Tasarım

Weblep.Com'a Hoş Geldiniz !

Weblep.Com'da aradığınız herşeyin çok daha fazlasını bulabilirsiniz , forum slayt reklam alanının da ilerleyen tarihlerde içerikler yer almaya başlauyacaktır.

WebLep Hosting ve Tasarım

Weblep.Com'a Hoş Geldiniz !

Weblep.Com'da aradığınız herşeyin çok daha fazlasını bulabilirsiniz , forum slayt reklam alanının da ilerleyen tarihlerde içerikler yer almaya başlauyacaktır.

WebLep Hosting ve Tasarım

  • Profil Reklam Alanı

ahmet sezen

Kullanıcı
  • İçerik sayısı

    19
  • Üyelik Tarihi

  • Son ziyaret

  • Ticaret Puanı

    0%

ahmet sezen Hakkında

monthly_2022_05/Member.png.b6ca39eaa5d9f3810153f1ced9933fd4.png
  • Kullanıcı Grubu: Kullanıcı


  • Rütbe: Araştırmacı


  • İçerik Sayısı: 19


  • İçerik Gönderi Oranı: 0.02


  • İtibar: 0


  • Başarı Puanı: 191


  • Kazanılan Günler: 0


  • Katılma: 22-05-2022


  • Forumda ki Süresi: 913 Gün


  • Doğum Günü: 16-05-1957 (67)


  • Son Aktivite:

ahmet sezen Hakkında

  • Doğum Günü 16-05-1957

Kişisel Bilgiler

  • Hakkında
    Uygun Yaşam
  • Renk
      #000000
  • Takım
    Fenerbahçe
  • Nereden Gördünüz
    Google

ahmet sezen Ait Başarılar

Araştırmacı

Araştırmacı (4/14)

  • İlk Hafta
  • Sohbet Başlatıcı

Son Rozetler

0

Topluluk Puanı

  1. Propan Nedir – Propan Kara Gözlü Propan Nedir – Propan LPG içeriğinde bulunan Propan, düşük sıcaklıklarda da rahatlıkla buharlaşabildiği için sıvı fazdan gaz fazına kolaylıkla geçebilir. LPG için normal sıcaklıklarda % 25-30 Propan oranı yeterli olurken, kış mevsimine özel olarak Propan oranının % 50 seviyelerine yükseltilmesi ile buharlaşabilme özelliğinden faydalanarak LPG’nin soğuk hava koşullarında da yüksek performans verebilmesi sağlanır. Atmosferik basınçta – 42 derecenin altında sıvı halde bulunan bir tür sıvı petrol gazı çeşididir. Bir tür LPG yakıtıdır. Atmosferik basınçta -42 derecenin altında sıvı haldedir. Propan, Parafinlerin (alkanların) metan ve etandan sonra gelen üçüncü üyesi olup, karbon ve hidrojenden meydana gelmiş renksiz bir gaz Özellikler Propanın formülü C3H8 dir Ergime noktası -187,1°C ve kaynama noktası -42,2°C’dir doğal gaz, hafif ham petrol ve petrol rafineri gazlarından elde edilir Sıvılaştırılmış petrol gazlarında bol miktarda bulunur Etan, diğer hidrokarbonlar ve propan petro-kimya endüstrisinde etilen elde etmek için önemli bileşiklerdir Propan sıcakta bozunarak etilen ve yine önemli bir madde olan propilene dönüşür Propilen önemli bir bileşik olup, aseton ve propilen glikol gibi birçok maddenin elde edilmesinde kullanılır Oksidasyon ile, propil alkole, propionaldehide ve propiyonik aside yükseltgenebilir Diğer taraftan basınç altında kolayca sıvı hale geçmesinden dolayı bütan gazı ile karıştırılarak tüpler içine doldurulmuş halde evlerde yakıt olarak kullanılır weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  2. PPM Nedir – PPM -Denence Nedir – Denence Kara Gözlü PPM Nedir – PPM -Denence Nedir – Denence Parts Per Million (PPM), milyonda bir parçacık/partikül demektir. Yakıtta çok düşük konsantrasyonda bulunan maddeleri ifade etmek amacı ile kullanılır. Bir kilogram yakıtta mg cinsinden kükürt miktarını gösterir. Denence, yeni gözlenen bir olgu veya olayın ya da karşılaşılan bir problemin, daha önceki bilgi ve deneyimlere dayalı olarak önerilmiş, ancak doğruluğu henüz sınanmamış bir ifadesidir. Bir başka deyişle denenceler, denenmeye ve doğru ya da yanlışlığı kanıtlanmaya muhtaç genelleme veya önermelerdir. Denenceler, doğrudan ya da dolaylı gözlem yoluyla elde edilen veriler çözümlenerek sınanır. Verilerin çözümlenmesi sonucunda denence kabul ya da red edilir. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  3. Nominal Değer – Nominal Değer Neyi İfade Eder – Nominal Akım Kara Gözlü Nominal Değer – Nominal Değer Neyi İfade Eder – Nominal Akım Nominal değer tam olarak neyi ifade eder? Bu bağlamda nominal akım dendiği zaman neyi anlamak gerekir? Nominal değer idealde olması gereken değerdir. Örneğin 1,5 voltluk bir pil gerçekte 1.46 vol veriyor olabilir, ama 1.5 volt, pilin nominal voltaj değeridir. Ya da, evlerimizdeki elektriğin nominal voltaj değeri 220 volttur ama ölçüm yaptığımızda gerçek voltaj 215 ya da 230 volt çıkabilir. Nominal akım da herhangi bir yerden akması beklenen ideal akımdır. Örneğin herhangi bir alet 1 amper nominal akımla çalışıyor denirse, bu elektrikli aletin normalde 1 amperle çalışması gerektiği, ancak bu değere belli bir tolerans değeri kadar yakın akımlarla da çalışabileceği anlaşılır. Kaynak: Sinan ERDEM’in TÜBİTA weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  4. Nelder Mead Metodu Nedir – Nelder – Mead Metodu Kara Gözlü Nelder Mead Metodu Nedir – Nelder – Mead Metodu Türevleri kullanmaksızın bir arama doğrultusunda değerlendirilecek f(x) fonksiyonunun düzenli geometrik şekil (simpleks) kullanarak köşe noktalarının seçimini formüle eder. Bu yöntemle sürekli olarak arama ile daha etkili biçimde daha karmaşık şekille (n + 1) köşe noktalarını değerlendirerek fonksiyonun minimumunu bulur. Nelder ve Mead tarafından oluşturulan birkaç değişken fonksiyonun yerel minimum noktasını bulmak için kullanılan bir simplex metodudur. İki değişken için, simplex bir üçgen oluşturur ve bu üçgenin üç köşe noktalarındaki fonksiyon değerlerini karşılaştıran örnek araştırma metodudur. F(x,y) fonksiyon değerinin en büyük olduğu yer olan tepe değeri reddedilir ve yeni bir tepe değer tayin edilir. Böylece yeni bir üçgen oluşturulur ve araştırmaya devam edilir. Köşe noktalardaki fonksiyon değerinin küçülmesini sağlayan değerleri bulabilmek için, süreç farklı şekiller alabilecek olan bir üçgenler dizisi meydana getirir. Üçgenin boyutları küçültülür ve minimum noktaların koordinatları bulunur. Algoritma, simplex terimini kullanarak oluşturulmuştur ve bu algoritma N değişkenleri fonksiyonun minimum noktasını buldurur. ( N boyutta genelleştirilmiş bir üçgen.). Bu, hesaplamayla oluşturulmuştur ve etkili bir çözümdür. Minimize edilecek olan f(x,y) fonksiyonunu oluşturalım. Başlangıç için, üçgenin köşe noktası değerlerini veririz. Vk=(xk,yk) k=1,2,3. F(x,y) fonksiyonu k=1,2,3 için her 3 noktada fonksiyonun değerini buldurur. z1≤z2≤z3 sıralamasını oluşturmak için kabul edilen değerler yeniden düzenlenir. B’nin en iyi değer, G’nin iyi değer (en iyiye yakın) ve W’nun en kötü değer olduğunu hatırlamak için; (1) B(x1,y1) G(x2,y2) W(x3,y3) notasyonunu kullanırız. İYİ KENARIN ORTA NOKTASI Oluşturulan yöntem, B ve G noktalarının birleşmesiyle oluşan doğru parçasının orta noktasını bulmak amacıyla kullanılır. Bu nokta, koordinatların ortalamasının alınmasıyla bulunur: M = (B+G) / 2 = [ (x1+x2)/2 , (y1+y2)/2 ] . R NOKTASINI KULLANARAK YANSITMA Fonksiyonun değeri üçgenin kenarını W noktasından B noktasına doğru taşırken ve W noktasından G noktasına taşırken azalır. F(x,y) fonksiyonunun W noktası karşısında bulunan BG doğrusu üzerinde, W noktasının aldığı değerlerden daha küçük değerler alması mümkündür. Üçgenin BG doğrusu boyunca simetri (yansıtma) ile elde edilen bir “R” deneme noktasını seçelim. R’yi bulabilmek için ilk önce, BG doğrusunun orta noktası olan M noktasını buluruz. Sonra W noktasından M noktasına kadar olan “d” uzaklığını çizeriz. M boyunca d kadar uzatılarak çizilen doğru parçası R noktasını bulduran son parçadır. (R için vektör formülü; R = M + ( M – W ) = 2M – W<!–[endif]–> E NOKTASINI KULLANARAK UZATMA R noktasındaki fonksiyon değeri W noktasındaki değerden küçükse, minimum noktasına doğru, bir doğru çizeriz. Belki minimum nokta R noktasından çok az bir uzaklıktadır. Bu yüzden doğru parçasını MR boyunca E noktasına kadar uzatırız. Bu yapı, genişletilmiş bir BGE üçgenidir. E noktası M ve R noktalarının birleştirilmesinden oluşan doğru parçasına bir d uzaklığı kadar ilave edilerek taşınması ile bulunur weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  5. Lux Nedir – Lux Hakkında – LPG (Sıvılaştırılmış/Likit Petrol Gazı) Kara Gözlü Lux Nedir – Lux Hakkında – LPG (Sıvılaştırılmış/Likit Petrol Gazı) LPG (Sıvılaştırılmış/Likit Petrol Gazı) LPG (Liquid Petroleum Gas), petrolün damıtılması ve parçalanması esnasında elde edilen ve sonradan basınç altında sıvılaştırılan başlıca propan, bütan ve izomerleri gibi hidrokarbonlar veya bunların karışımıdır. LPG, basınç altında sıvı halde bulunan propan ve bütana verilen ticari isimdir. Kolay depolama ve taşıma için genellikle sıvı halde tutulur. Gaz yakıtlar hidrojence zengindir ve silindirlere gaz fazında girerler. Bu iki karakteristik temiz bir yanma sağlar. Lux (Latincede ışık anlamına gelir), aydınlatma kuvvetinin ölçüm birimidir.Latince Kökenli Bir Kelimedir 1 SIVILAŞTIRILMIŞ PETROL GAZI (LPG) ve ÖZELLİKLERİ Selim ÇETİNKAYA Teknik Eğitim Fakültesi, Otomotiv Anabilim Dalı, Ankara Sıvılaştırılmış petrol gazı (Liquefied Petroleum Gas – LPG) ve sıkıştırılmış doğal gaz (Compressed Natural Gas – CNG), tüm alternatif yakıtlar arasında, dünya çapında ve uzun süreli rol oynayabilecek yegane yakıtlar olarak değerlendirilmektedir. Tespitler, gelecekte tüm motorların % 20 kadarının tek yakıtlı LPG motorları olacağını göstermektedir. LPG, karışımın oluşturulması, dağıtımı, ateşlenmesi ve yanmasının kontrolüne çok az zorluk gösteren yakıtlardan birisi olması sebebiyle ideal bir yakıt olarak bilinir. Karmaşık ve pahalı ekipmanlar gerektirmeksizin oldukça temiz yanan bir yakıttır. Emisyon ve gürültü kirliliği karşılaştırmasında, LPG kullanan taşıtların daha az kirletici olduğu tespit edilmiştir. Kullanıcılar açısından, LPG ‘yi asıl cazip yapan faktör ekonomik oluşudur. Nisan 1998 Ankara şehir içi fiyatlarıyla, PB karışımı, enerji fiyatı bazında normal benzinden 1.654 kat, süper benzinden 1,725 kat ve motorinden 1,006 kat daha ucuzdur. Diğer yandan, LPG kullanıldığında, benzinli çalışmaya oranla yakıt tüketimi artmakta, bir miktar performans kaybı olmaktadır. Günümüzde, şehirlerin artan hava kirliliği, tüm gelişmiş ülkelerin önemli sorunlarından birisi durumundadır. Bu kirlenmede, şehir içi ulaşımında kullanılan taşıtların çıkardıkları zararlı egzoz gazlarının da önemli bir payı bulunmakta, bu yüzden, birçok ülkede, temiz ulaşımın sağlanması için yaygın destek programları uygulanmakta, daha temiz yanan alternatif yakıt arayışları sürdürülmektedir. Doğru kalitedeki petrol ürünü sıvı yakıt teminindeki güçlükler de, otomotiv imalat ve kullanıcılarını rezerv tespitleri giderek artan gaz yakıtları kullanmaya zorlamaktadır. Özellikle diesel yakıtının çok yaygın alanlarda kullanılması, ham petrolden normal rafineri işlemleri ile elde edilen % 20 oranındaki bu yakıtın temininde güçlükler oluşturmakta ve kullanıldığı alanlarda gaz yakıt kullanımı daha cazip hale gelmektedir. Tüm alternatif yakıtlar arasında, sıvılaştırılmış petrol gazı (Liquefied Petroleum Gas – LPG) ve sıkıştırılmış doğal gaz (Compressed Natural Gas – CNG), dünya çapında ve uzun süreli rol oynayabilecek yegane yakıtlar olarak değerlendirilmektedir. Dünyada, alternatif yakıt olarak LPG ‘ nin otomobil, otobüs, kamyon, traktör gibi taşıtlarda, sulama pompa motorlarında, kendinden tahrikli çiftlik araçlarında, petrol sondaj donanımlarına güç vermede kullanılmaya başlamasının yaklaşık 50 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır. Önceleri çoğunlukla sabit tesis motorlarında kullanılan gaz yakıtlar, giderek artan hava kirliliği nedeniyle, son yıllarda taşıtlarda daha çok kullanılmaya başlamıştır. Halen, başta İtalya olmak üzere, Hollanda, Rusya, A.B.D., Avustralya, Meksika, Japonya, Güney Kore gibi, dünyanın bir çok ülkesinde beş milyondan fazla taşıt sıvılaştırılmış petrol gazı ile güçlendirilmektedir. ‘de, çeşitli ülkelerde, taşıtlarda LPG kullanımına ilkişkin bazı bilgiler verilmiştir. Günümüzde, Japonya’daki taksilerin tamamı, Güney Kore’dekilerin % 90 kadarı LPG ile çalışmaktadır. Tespitler, gelecekte tüm motorların % 20 kadarının tek yakıtlı LPG motorları olacağını göstermektedir. LPG’nin motor yakıtı olarak ülkemizde kullanılmaya başlaması ise, oldukça yenidir. LPG dönüşüm sistemlerinin yasal olmayan yollardan taşıtlara montajı 10 yıl kadar önceye dayanmakla birlikte, yasal kullanım 1995 yılında başlamıştır. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  6. Doğrusal Programlama Nedir – Doğrusal Programlama Kara Gözlü Doğrusal Programlama Nedir – Doğrusal Programlama Lineer programlama; kaynakların optimal dağılımının, kaynakların seçenekli dağılımının, optimal üretim bileşiminin, minimum maliyeti veren girdi bileşiminin, en uygun karın ve en az maliyetin belirlenmesinde kullanılmaktadır. Bugün endüstriyel ve ekonomik analizlerde yaygınca kullanılan doğrusal programlama tüm nicel teknikler arasında en geniş etki alanı olanıdır. Lineer programlama firmaların; ulaşım, üretim, finansman, dağıtım ve reklamcılık gibi pek çok faaliyetlerinde kullanılabilir. Ayrıca, firmalarda; karşılaşılacak darboğazların giderilmesinde, seçenekli üretim tekniklerin kullanılmasının getirisini belirlemede, kıt kaynakların etkin kullanımı ve bunların gölge fiyatlarının belirlenmesi ile en uygun çözümlere ulaştırılacak politikaları saptamada doğrusal programlama modelleri kullanılır. Doğrusal programlama, değişkenlere ve kısıtlayıcılara bağlı kalarak amaç fonksiyonunu en uygun (maksimum ya da minimum) kılmaya çalışır. Buna göre lineer programlama, değişkenlere ve kısıtlayıcı şartlara bağlı kalarak amaca en iyi ulaşma tekniğidir. Temel olarak, doğrusal programlama, verilen optimallık ölçütüne bağlı kalarak kıt kaynakların optimal şekilde dağıtımını içeren deterministik matematiksel bir tekniktir denilebilir. Doğrusal programlamanın türevleri olan Simpleks metot, atama problemler, gezgin satıcı problemleri, ulaştırma problemleri, kendi alanlarında daha çok özelleşmiş kendi özel durumlarına uygun algoritmalarla çalışan matematik yöntemleridir. Bu yöntemler günlük hayatta pek çok alanda kullanılır. İşlerin işçilere atanması, malların merkezlere ulaştırılması, öğrencilerin servisle alınması gibi durumlarda en uygun çözümü bulabilmek için kullanılır. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  7. Klasik Optimizasyon Teorisi Nedir – Klasik Optimizasyon Teorisi Kara Gözlü Klasik Optimizasyon Teorisi Nedir – Klasik Optimizasyon Teorisi Klasik Optimizasyon Teorisi kısıtlı ve kısıtsız fonksiyonlar için extremum noktaların belirlenmesinde diferansiyel hesabın kullanılmasını geliştirmiştir. Geliştirilen bu metotlar sayısal hesaplamalar için uygun olmayabilir.İnsanların yaşamları boyunca karşılaştıkları sorunları çözüm arayışları zamanla bu çözümleri modeller üzerinde arama yaklaşımını doğurmuştur. Matematik ve bilgisayardaki gelişmeleri dış dünyanın problemlerini matematiksel olarak problemleyip bu çözümleri modelleyip çözerek bu çözümleri gerçek hayata yansıtma olanağı vermiştir. Matematiksel modelleme tekniği öncelikle doğrusal ve az sayıda değişkenlerin kullanılmasıyla başlamıştır. Bir süre sonra doğrusallık varsayımını her problem için geçerli olmadığı anlaşılmıştır.Bu durumda doğrusal olmayan modellemeye gidilmiştir. Ancak doğrusal olmayan modellerin kendine özgü çözümleri uygulamada birçok sorunu beraberinde getirmiştir. Zamanla geliştirilen bazı yöntemlerle doğrusal olmayan modellerin hızla çözümlenmesi sağlanmış ve bu optimizasyon teorisini geliştirmiştir. Optimizasyon; bir problemde belirli koşullar altında mümkün olan alternatifler içinden en iyisini seçmektir. Bazı durumlarda herhangi bir nedenle en iyiye ulaşmak mümkün olmayabilir. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  8. İs partikülü Nedir – İs partikülü Kara Gözlü İs partikülü Nedir – İs partikülü Oksijenin az olması durumunda tam yanma gerçekleşmez ve kurum partikülleri oluşur. Bir dizel motorun yanma prosesi esnasında kurum partikülleri meydana gelir. İs partikülleri mikroskobik boyutta küçük karbon küreleridir ve çapları yaklaşık 0,05 μm’dir. Çekirdeklerinde saf karbondan oluşurlar. Bu çekirdekte değişik hidrokarbon bileşikleri, metaloksitler ve kükürt birikir. Bazı hidrokarbon bileşikleri sağlığa zararlı olarak kategorize edilir. İs partikülünün tam olarak hangi bileşenlerden oluştuğu; motor teknolojisine, kullanım şartlarına ve yakıta bağlıdır. İşlem Öncesi Dönem İşlem öncesi dönemdeki birey hangi özelliklere sahiptir? Bu dönem 2-7 yaş arasını kapsar. Bu dönemde birey sözcük dağarcığını zenginleştirerek ana dilini öğrenir. Çevresindeki eşya ve kişileri kendisinden ayrı varlıklar olarak görmeye başlar ve yaşantı geçirdikçe ben-merkezli düşüncelerden vazgeçer. Bu dönemde birey tersinir olarak düşünebilir. Yani algıladığı bir olay zincirinin halkalarını sondan başa doğru ters sırayla düşünebilir. Cisimleri yalnız tek bir özelliğine göre sınıflandırabilir. Çevresindekileri kavramsal olarak algılar ve düşünme sürecinde kavramları kullanır. Birey bu dönemde ailesine ait olma duygusunu geliştirmeye başlar. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  9. Multigrade Yağlar Nedir – Multigrade Yağlar Kara Gözlü Multigrade Yağlar Nedir – Multigrade Yağlar Multigrade yağlar, çok dereceli yani dört mevsim kullanılan yağlardır. Hem düşük hem de yüksek sıcaklık gereksinimlerini aynı anda karşılayan yağlar diye tanımlanır. Bu durum, sıcak yazların ve sert kışların hüküm sürdüğü ülkelerde araç kullanan sürücülerin, tüm yıl boyunca kullanmak için çok dereceli yağları seçmesini sağlamaktadır. YAĞLAYICILARIN ANA UNSURLARI Yağlayıcıların iki ana unsuru baz yağlar ve katkılardır. Bir yağlayıcı içinde, nihai üründe aranan viskoziteye bağlı olarak birden fazla baz yağ bulunabildiği gibi, katkılar da karışım halinde (katkı paketi olarak adlandırılırlar) veya ayrı ayrı katılabilir. BAZ YAĞLARI TÜRLERİ ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR. Baz yağlar, yukarıda da belirtildiği gibi en çok viskozitelerine göre sınıflandırılır ve bu sınıflandırmaya göre ticari işlemlere tabi tutulurlar. Yağlama yağı sanayiinde en çok işlem gören baz yağlar 70N, 150N, 500N ve 150 Bright Stock (Açık Renk). Bu yağlar gerek renkleri, gerekse viskoziteleri ile birbirlerinden farklı olup, 70N’den 150BS’ye doğru ilerledikçe yağın rengi koyulaşır ve viskozitesi artar. Daha önce de ifade edildiği gibi, "Nötr Solvent" sayısı ürünün eski Saybolt Universal Seconds birimiyle 40º C’deki viskozitesini gösterir. Ancak söz konusu sayı Bright Stock için istisnai olarak ürünün 100º C’deki viskozitesini gösterir. eşittir BAZ YAĞ ÇEŞİTLERİ Baz yağlar temel kimyasal özelliklerine göre, parafinik, naftanik ve aromatik olarak sınıflandırılabilirler. Viskozitelerine göre de çeşitli nötr ürünler olarak sınıflandırılabilirler. Ör. 150 SN, 500 SN. Bu kodlamadaki "SN" simgesi "Nötr Solvent "anlamına gelmekte olup, sayılar da sözü edilen yağın SUS (Saybolt Universal Seconds) birimiyle 40º C’deki viskozitesidir. Baz yağlar rafinasyon sırasında gördükleri işlemlere göre de sınıflandırılabilirler. Eğer değişik solventlerin seçilmiş özel işlemlerden geçirilmesiyle üretilmişlerse bu baz yağlar "nötr solventler" diye adlandırılırlar. Eğer baz yağlar "hydro-finish" yöntemiyle üretilmişlerse, bu durumda "hidro-finished" baz yağlar olarak adlandırılırlar. Ağır moleküllerin damıtılması yoluyla üretilmişlerse de, "hydro-cracked" baz yağlar olarak adlandırılırlar. Baz yağlar, viskozite endekslerine göre de Düşük Viskozite Endeksli (LVI), , Orta Viskozite Endeksli (MVI), Yüksek Viskozite İndeksli (HVI) veya Çok Yüksek Viskozite Endeksli (XHVI) olarak sınıflandırılırlar. FARKLI BAZ YAĞLARININ KULLANIM ALANLARI Nihai ürünlerin nispeten düşük sıcaklıklarda çalışmasının öngörüldüğü durumlarda Naftanik baz yağlar kullanılır. Parafinik baz yağlar, yüksek Viskozite İndeksi gerektiren ve sıcaklıkların o kadar düşük olmadığı çalışma şartlarında kullanılır. Naftanik ve Parafinik baz yağlar en çok kullanılan baz yağlardır. Aromatik baz yağlar seyrek kullanılır ve genellikle proses yağları olarak işlev görürler. İlave solvent işlemlerinden geçirilen parafinik ve naftanik baz yağlar türbin yağları yapımında kullanılır. Uçuculukları (volatility) çok düşük olan çok yüksek viskozite indeksli baz yağlar da çok soğuk ortamlarda çalışacak olan ince yağların üretiminde kullanılırlar. Sentetik baz yağlar da çok düşük veya çok yüksek sıcaklıklarda kullanılır. Baz yağlar niçin bazen "madeni yağlar" olarak da adlandırılıyor? Baz yağlara "madeni yağ" denmesinin nedeni, mineral yapısı bozuşmuş ham petrolden elde edilmeleridir. Bu adlandırmadan amaç, bu yağları "sentetik bazlı" yağlardan ayırmaktır. Başka ülkelerde farklı baz yağlar da var mı? Yağlayıcı madde yapımında kullanılan diğer baz sıvılar Olefin Oligomerler, Dibazik Asit Esterleri, Poliolesterler, Alkilleştirilmiş aromatikler, Polyalkilen glikoller, fosfat esterleri ve kolza tohumu yağı gibi bitkisel yağlardır. Baz yağlara neden sentetik yağlar deniyor? Çünkü bu yağların molekülleri, petrol esaslı mineral bazlı yağlarda bulunan doğal moleküllerden farklı, "düzenlenmiş" moleküllerdir. Örneğin; Poli-alfa-olefin, "decene" adlı bir kimyasalın küçük moleküllerinin birbirleriyle birleştirilmesi yoluyla laboratuarda sentezlenmiştir. Sentetik bazlı yağların mineral bazlı yağlara nazaran en önemli üstünlükleri nelerdir? Sentetik yağların başlıca üstünlükleri yüksek viskozite endeksleri, yüksek alevlenme noktaları, düşük akma noktaları ve çok düşük buharlaşma (volatilite) eğilimleridir. Sentetik yağların bu nitelikleri onları hem düşük hem de yüksek ekstrem sıcaklıklarda çalışacak yağ karışımlarının vazgeçilmez bileşenleri kılar. Sentetik baz yağların mineral baz yağlara göre en önemli dezavantajları nelerdir? Sentetik yağların başlıca dezavantajları mineral yağlara göre daha kısıtlı ve pahalı olmalarıdır. Bu durum sentetik yağların düşük fiyatlı yağlarda ve greslerde kullanımlarını kısıtlar. Öte yandan, esterler de hidrokarbonlarla karşılaştırıldıklarında temasta oldukları contaları daha hızlı bozarlar (şişirirler). Bu nedenle plastik ve kauçuk ürünlerle temas olasılığı bulunan ortamlarda kullanılmaları gerektiğinde bu hususa dikkat edilmelidir. Sentetik baz yağlar nerelerde kullanılırlar? Sentetik baz yağlar ekstrem çalışma koşullarında çalışacak özel yağlayıcı ürünlerin yapımında kullanılırlar; örneğin, 5W40 viskozite sınıflı Gulf Formula G yağının yapımı için sentetik baz yağlar gerekir, çünkü normal mineral yağlayıcılar Formula G’nin çalışması istenen düşük sıcaklıklarda işlev göremezler. Sentetik yağların zorunlu olarak kullanıldıkları bir başka uygulama da Ateşe Dayanıklı Hidrolik Yağıdır. Baz yağların hidrofinisajı ne demektir? Hidrofinisaj, baz yağın, genellikle olefinleri sature etmek için uygulanan konvansiyonel solvent rafinaj işlemi sonrası hidrojenle birlikte işlem gördüğü bir üretim sürecidir. Sonuçta baz yağın rengi iyileşir, bileşenlerine çözünmeye olan direnci (demulsibility) artar ve köpük özellikleri iyileşir. Viskozite nedir? Viskozite, bir sıvının akışa karşı iç direncinin ölçüsüdür. Viskozite, yağlama ürünlerinin en belirleyici kıstasıdır. Temas yüzeylerinin arası uygun şekilde bir sıvı filmi kaplı olarak çalışan bir mil yatağında, mevcut yük, hız ve yatak tasarım koşularına göre oluşacak yatak sürtünmesini, oluşacak ısıyı ve yataktan akacak olan yağ miktarını belirleyen unsur, kullanılan yağlama yağının mevcut çalışma sıcaklığındaki viskozitesidir. Yağ, onu sıkıştırıp dışarı atmaya çalışacak olan yatak basıncına rağmen, yatak yüzeyleri arasında, mevcut çalışma sıcaklığında bir yağ filminin korunmasını sağlayacak bir viskozitede olmalıdır. Her ne kadar genelde viskozite hesabında makul bir emniyet faktörünün göze alınması gerekli olsa da, gereksiz sürtünmeye ve ısı oluşumuna neden olacağı için aşırı yüksek bir viskozite değerinden de kaçınılmalıdır. Viskozite, yağ sınıflarının tanımlanması ve yağların işletme koşulları altında izlenmeleri için de faydalıdır. Çalışma sırasında gözlenen bir viskozite artışı, yağın kısmen bozuştuğunun belirtisi olup, bir viskozite düşüşü de genellikle yağın seyreldiğinin işaretidir. Düşüş ve yükselişlerde düzeltici önlemlerin alınmasını gerektirecek alt-üst viskozite değerleri genellikle deneyimle ve operatörün kararına göre belirlenir. Bir petrol ürününün alevlenme noktası neyi ifade eder? Bir petrol ürününün alevlenme noktası (flash point), o ürün için, en ufak bir kıvılcımla alev alabilecek hava-yakıt buharı karışımının oluşmasına neden olacak ürün buharının oluşacağı sıcaklıktır. Alevlenme noktaları, güvenlik açısından gerek açıkta, gerekse kapalı kaplarda saklanan, taşınan ve kullanılan sıvı petrol ürünlerinin tâbi olacakları azami sıcaklıkların tanımlanması bakımından çok önemlidir. Söz konusu sıcaklıklardaki yangın ve patlama riskleri, alevlenme noktasına göre belirlenir. Alevlenme noktaları 100 º F (38 ºC)’ın altındaki ürünler için özel önlemler gereklidir. Alevlenme noktaları, petrol ürünleri üreticileri ve satıcılarınca yağın kirlenmiş olup olmadığını belirlemek için de kullanılır. Bir ürünün ölçülen alevlenme noktasının, o ürünün standard değerinin ciddi ölçüde altında çıkması, o ürüne benzin gibi daha düşük buharlaşma özelliğine (volatileye) sahip bir ürünün karışmış olabileceğinin sağlam bir göstergesidir. Alevlenme noktası, belli bir petrol ürünün künyesini teşhis etmek için de kullanılır. Bir petrol ürününün akma noktası neyi ifade eder? Bir petrol ürününün akma noktası (pour point), o ürünün deney koşulları altında akmaya başladığı en düşük sıcaklıktır. Akma noktası, bir yağın ve distilasyon ürününün düşük sıcaklıklarda akışkan olabilme özelliğinin göstergesidir. Akma noktası çoğu kez yanlış olarak algılandığı gibi, söz konusu yakıt ve yağı kullanan makine veya teçhizatın çalıştırılabileceği en düşük ortam sıcaklığı değildir. Bir petrol ürünü için ürünün Akma Noktası’nın 10-20 º F (5-10 ºC) üstünde olabilecek olan Sislenme Noktası (Cloud Point) bu konudaki esas sınırı belirler. Sislenme Noktasında, yağın içinde vaks kristalleri oluşmaya başlar ve bu kristaller yakıt ve yağ devrelerinin filtrelerini tıkayarak ekipmanın çalışma düzenini bozarlar. Bu durum ürünün Akma Noktası’nın, belirli katkılarla (Pour Point Depressant) yapay olarak düşürülmesiyle ortaya çıkar, çünkü bu katkılar ürünün Sislenme Noktasını düşürmez. Bir ürünün – özellikle de yağlayıcı yağlarının (lube oil) – çalışabileceği asgari sıcaklığı, Akma Noktası’nın üstünde belirlemek için başka bazı nedenler de vardır. Ürünün viskozitesi Akma Noktası’nda o kadar yüksek bir seviyeye çıkabilir ki, sıvının iç sürtünme direnci, gereksiz güç sarfına neden olur. Yağın, istenilen noktalara gereken miktarlarda aktarılamaması da ayrı bir sorundur. Yağlayıcı yağlara neden katkı ilave edilir? Yağlayıcı yağlara katkı ilave edilmesinin sebebi, bu yağların özelliklerini değiştirmek veya iyileştirmektir. Baz yağlar, günümüzün yağlama uygulamalarında özgün halleriyle kullanılamazlar. Isıya, oksidasyona, aşınmaya, vs. olan dirençlerinin artırılması gerekir. Bu iyileştirme, söz konusu katkılarla yapılır. Örneğin, yağların oksidasyona karşı dirençlerini artırmak için ‘antioksidanlar’, aşınmaya karşı dirençlerini artırmak için ‘aşınma önleyici’ katkılar kullanılır. Hangi yağlayıcı yağlar katkı içerir? Artık günümüzde, bazı ısıl işlem yağlarının ve düşük kaliteli bazı hidrolik yağların dışında yağlayıcı yağların neredeyse tamamı katkı içermektedir. Bu katkılar nerede üretilir? Söz konusu katkılar özel katkı işleme tesislerinde üretilir. Bunlar rafineri ürünleri olmadıkları gibi, doğadan da sağlanamazlar. Katkılar yağlara nasıl ilave edilir? Katkılar yağlama yağlarına harmanlama kazanında ilave edilir. Normal koşullarda yağ önce 50-60 ºC’ye kadar ısıtılır. Daha sonra katkılar ilave edilir ve karışım 2-3 saat iyice çalkalanır ve karıştırılır. Böylelikle katkıların baz yağın içinde erimeleri sağlanır. Katkılar kazana pompa ile beslenebilecekleri gibi, küçük miktarlar söz konusu ise elle de ilave edilebilirler. Sentetik yağlar konvansiyonel mineral yağlardan daha mı iyidir? Sentetik yağlar, ilk olarak jet uçaklarının motorları için geliştirilmişti. Performans değerleri hayli geniş aralıkları örtmekte olup, motorları çok yüksek ve çok düşük sıcaklıklarda bile korurlar. Diğer bir deyişle olağanüstü "termal stabilite"ye sahiptirler. Konvansiyonel yağların jöleye döndüğü çok düşük sıcaklıklarda veya bozuştukları çok yüksek sıcaklıklarda, sentetik yağlar sıvı özelliklerini korur ve en çok ihtiyaç duyulan bu ortamlarda yeterli yağlama sağlarlar. Doğru motor yağını kullanmanın motor ömrüne bir etkisi olur mu? Motorunuzun ömrünü uzatmak için alabileceğiniz tek önlem, motor yağınızı ve yağ filtrenizi, aracınızın kullanım kılavuzunda öngörülen sıklıkta değiştirmektir. Önceleri motorunuzu gereken şekilde yağlayan motor yağınız, çalışma saatleri uzadıkça kalınlaşır, gereken akıcılıkta akmaz ve yağ filtresini tıkar. Bu durum motora zarar verir; ekstrem vakalarda da yatak ve piston sarmalarına neden olabilir. API standardları neyi ifade eder ? API, yüksek kaliteli yağların uymaları gereken standardları belirleyen Amerikan Petrol Enstitüsü’nü simgeler. Çoğu binek araba yağları için API kısaltmasının arkasında SH, SJ, vs. gibi iki harf yer alır. Binek otomobillerinin motor teknolojilerindeki değişime paralel olarak yıllar boyunca gelişmiş bulunan söz konusu standardlar, bu sektörde kullanılan yağların belirli kalite koşullarını belirler. Günümüzde binek otomobillerinin motorlarında kullanılan yağlar içinde en üst API standardı, API-SJ’dir. [IMG]http://www.***************/images.gifdolunay weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  10. İzolasyon Malzemeleri – İzolasyon Malzemeleriin Özellikleri Kara Gözlü İzolasyon Malzemeleri – İzolasyon Malzemeleriin Özellikleri İzolasyon malzemelerinin ne tür özellikleri vardır İzolasyon amaçlı kullanılan malzemelerden üç ana özellik istenir: ses geçiş kaybı, ses yutumu, panel titreşimlerini sönümleme. Bunlarda birincisi bariyer etkisi yapacak yoğunluğu yüksek malzemeler, ikincisi düşük yoğunluklu gözenekli veya lifli malzemeler, üçüncüsü de genelde ısıtılarak tatbik edilen bitümlü malzemelerdir. Bütün bu malzemelerin yanmaz veya en azından alev almaz ve yanma geciktirici, yanarken zehirli gaz çıkarmayan kimyasallardan üretilme şartı vardır. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  11. Hipotez Ve Kuram Nedir – Hipotez Ve Kuram Kara Gözlü Hipotez Ve Kuram Nedir – Hipotez Ve Kuram Hipotez: Henüz yeterince doğrulanmamış olgusal ve doğrulanabilir önermelerdir. hipotezin başlıca özellikleri: eldeki bütün verilere uygun olmalı ve onları açıklamalıdır. yeni gerçeklerin tahminine olanak sağlamalıdır. probleme çözüm önermelidir. deney ve gözlemlere açık olmalıdır. yeni deney ve gözlemlerle denenebilir olmalıdır. hipotezin muhtemel üç sonucu vardır: 1-doğrudan kanıtlanıp doğrudan geçerli haline gelebilir bir hipotez gözlem ve deneylerle doğrulanırsa teori değil gerçektir. 2-yeni gerçeklerle desteklenerek teori veya kanun haline gelebilir. 3-çürütülüp terkedilir. Kuram: Bir olgular topluluğunu tasvir etmeye ve açıklamaya yönelik ilkeler, kurallar ve bilimsel yasalar bütünü; nazariye, teori. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  12. Hayat ile Bilimsel Bilginin ilişkisi Nedir – Hayat ile Bilimsel Bilginin ilişkisi Kara Gözlü Hayat ile Bilimsel Bilginin ilişkisi Nedir – Hayat ile Bilimsel Bilginin ilişkisi Bilim insanın içinde yaşadığı doğayı ve toplumu, hatta kendisi anlamasını, kavramasını ve bu alandaki olayları açıklamayı bilmesini sağlar. Ama sadece bununla kalırsa bilimsel bilgi pasif, durağan bir bilgi; insan kafasında bir süs olur. Oysa bilimsel bilgi sadece anlama, kavrama ve açıklamakla yetinmez, kişide bir güç haline gelir, onun tabiatı kendi ihtiyaçları doğrultusunda kullanabilmesini ve değiştirmesini sağlar. Bilimin amaçları konusunda birbirine zıt iki görüş vardır. Bazılarına göre bilim, sadece gerçeklerin açığa çıkmasına yardım eder. Bu nedenle bilimin hayata uygulanmasında veya bilimi hayatın hizmetine vermekte fazla bencil davranmamalıdır. Pragmatizm ve utilitarizm gibi bazı görüşler de bilimin esas amacının, insan hayatını kolaylaştırmak olduğunu savunurlar. Bilim tarihçilerinin yaygın kanaati, tarihte antik Yunanlıların bilimsel çalışmayı neredeyse hiçbir maddi menfaat beklemeden yapmış olmaları; buna karşılık Romalıların faydacı davrandığı ve sadece teknolojiye uygulayacakları bilgi ile meşgul olduklarıdır. Çağdaş uygarlık ve modern endüstri, her türlü doğa güçlerinden yararlanmak istiyor. Bunun da yolu, bilim vasıtasıyla doğa kanunlarını bulmak ve kontrollü olarak insan hizmetine sokmaktır. Bazı bilim adamları salt teorik çalışmayı sever ve gerçeğin peşinde koşarken hiçbir zaman maddi çıkar düşünmüyor; bazıları ise özellikle hayatta uygulanabilecek insana güç kazandırabilecek bilgiler peşinde koşuyor. Bazı bilimler daha ziyade saf bilim, bazı bilimler de uygulamalı bilimlerdir. Bazı bilimlerde teorik çalışmalar bazı bilimlerde ise uygulamalı çalışmalar daha çoktur. Meselâ tıp, mühendislik, tarım ve hayvancılık, sosyoloji ve iktisat teorik olmaktan ziyade uygulamalı bilimlerdir. Hatta sosyoloji, politika, tarih gibi bilimlerde teorik zemin son derece azdır. Bilimin hayatla iç içe olmasının en güzel örneklerini tıp bilimi ve uygulamalarında görmekteyiz. Röntgen ışımaları, tomografi cihazları, ölçme âletleri, biyoloji, tıbbi kimya, klinik psikoloji v.s. vasıtasıyla âdeta bütün bilimler insan sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır. Tarım ve hayvancılıktaki yeni gelişmelerde, yeni bitki ve hayvan kültürlemelerinde, her şey bilimsel bilgiye göre olmaktadır. Şu anda gıda mühendisliği olmadan insanın sağlıklı beslenmesi mümkün müdür? Metalurji, boya, kağıt, cam, porselen v.s. alanlarında yeni bilgi sistemleri egemendir. Makine, elektrik ve kimya sanayileri bu alandaki saf bilimsel çalışmalardan doğmuştur. Artık bilimsel bilgiye dayanmayan sanayi ve teknoloji kısa zamanda gerileyip kapanmaktadır. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  13. Hall Voltajı Nedir – Hall Voltajı Kara Gözlü Hall Voltajı Nedir – Hall Voltajı İçinden akım geçen yarı iletken bir tabakanın (kuvvet çizgileri akım yönü ile dik açı teşkil etmektedir) oluşturduğu manyetik alandan bir metal geçirildiğinde uçlar arasında hall voltajı denen bir gerilim farkı üretir. "yarıiletkenlik" konu başlığı altında "azınlık-çoğunluk yük taşıyıcıları" bölümüne bakarsınızrnrnCevaplayan: karadelikrnDikdörtgenler prizması şeklindeki bir metalin içinden x doğrultusunda I akımı geçtiğini ve bu metalin z doğrultusunda bir manyetik alana maruz kaldığını düşünelim. Metalde hem I hem de B ye dik doğrultuda bir elektrik alan oluşur ve bu alan Hall elektrik alanı, EH olarak adlandırılır:rnrnEH = RH B x j olarak ifade edilir. RH Hall katsayısıdır.rnrnHall Olayının geometrisi şekilde gösterilmiştir. +z yönündeki manyetik alandan dolayı elektronlar yukarıdan aşağıya doğru evxB Lorent kuvveti ile saptırılırlar. Bunun sonucu olarak üst yüzey pozitif ve alt yüzey negatif yüklü hale gelir ve üst ile alt yüzey arasında Hall voltajı, VH ve Hall elektrik alanı, EH oluşur. Lorentz kuvveti, -eEH elektriksel kuvveti ile dengelendiğinde kararlı duruma ulaşılır ve hız bileşeninin y yönündeki bileşeni sıfır olur. Bu durumda hareket denkleminin x ve y bileşeni;rnMeVx/t=-eEx ;0=-e(Ey-VxB)rnşeklindedir. burada x,Me deki e ve y alt indistir.İlk denklem elektriksel iletkenliğin manyetik alandan etkilenmediğini gösterir. İkinci denklemden;rnrnEx = vxB = jxB/(-ne) elde edilir ve buradanrnrnRH = -1/ne dir. Bu ifadeden Hall katsayısının negatif olması gerektiği ve serbest elektron konsantrasyonunun doğrudan ölçümünü vermesi gerektiği açıktır.mobilite=|RH|.sigmarnbulunur. Böylece RH ve ve sigmanın ölçülen değerlerinden mobiliyeti belirlemek mümkündür.N birim hacim başına atomların sayısı ise 1/(RHNe) büyüklüğü n/N ye eşit olmalıdır. Bu sayede atom başına iletkenlik elektronlarının sayısı hakkında da tahminde bulunulabilir. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  14. Gürültü Nasıl Ölçülür – Gürültü Ölçmek Nasıl Olur Kara Gözlü Gürültü Nasıl Ölçülür – Gürültü Ölçmek Nasıl Olur Gürültü ya da ses ölçme, çok geniş ve karmaşık bir konu ve başlı başına bir tekniktir. Ses biçimleri, tayfsal yapıları, zaman içindeki türlü değişimleri ve öteki özellikleri ile çok çeşitli olduğu gibi, sesin ya da gürültünün ölçülmek istenen, ölçmeye konu olan özellikleri de önemli ayrımlar gösterir. Ölçme için kullanılan aletler, düzenler, mikrofonlar, yöntemler, süreler, duruma ve amaca göre doğru seçilmezse, yanlış ya da yetersiz ve yanıltıcı sonuçlar verir. Bu alanda kullanılan ölçme aletlerine genelde sonometre denir. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  15. Gradient Metodu Nedir – Gradient Metodu Kara Gözlü Gradient Metodu Nedir – Gradient Metodu Kısıtsız ve kısıtlı fonksiyonlarda türevleri kullanarak optimum doğrultuda ve adım büyüklüğünde ilerleyerek minimuma veya maksimuma en hızlı biçimde ulaşır (steepest descent – ascent). En önemli özelliği f(x)’in ölçeğine göre çok duyarlı olmasıdır. Içinde matematik , eşlenik gradyan metodu olduğu algoritma için sayısal çözüm belirli bir denklem lineer sistemlerin , yani olanlara matrisi simetrik ve pozitif kesin . The conjugate gradient method is an iterative method , so it can be applied to sparse systems that are too large to be handled by direct methods such as the Cholesky decomposition . Eşlenik gradyan metodu olduğunu iteratif yöntem , bu nedenle uygulanabilecek seyrek sistemleri gibi yöntemlerle doğrudan tarafından büyük olan çok olması ele için Cholesky ayrıştırma . Such systems often arise when numerically solving partial differential equations . Bu sistemlerin çoğu çözme ortaya ne zaman sayısal olarak kısmi diferansiyel denklemler . . Eşlenik gradyan metodu serbest olabilir çözmek için kullanılabilecek aynı zamanda optimizasyon gibi problemleri gibi enerji minimizasyonu . Biconjugate gradient yöntemi matrisleri simetrik olmayan sağlayan bir genelleme için. Various nonlinear conjugate gradient methods seek minima of nonlinear equations. Çeşitli doğrusal olmayan eşlenik gradyan yöntemleri denklemler doğrusal olmayan bir talep minimum. weblep.com İçeriğidir , Telif ihlali ve izinsiz kullanım hakkında ihlal@weblep.com adresine mail atabilirsiniz.
  • Profil Reklam Alanı
  • Bu Alana Reklam Verebilirsiniz
    Bu Alana Reklam Verebilirsiniz
×
×
  • Yeni Oluştur...